15. Ceza Dairesi 2017/6844 E. , 2019/9778 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat (ayrı ayrı)
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılan vekili ve vekalet ücreti ile sınırlı olmak üzere sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ...’in, 2005 yılı içerisinde kendisine ait traktörü...aracılığıyla katılana 14.850 TL karşılığında haricen sattığı, katılanın söz konusu traktörü ruhsat kaydı sanık ... adına kayıtlı olarak teslim alıp köyüne götürmesi üzerine, ilerleyen günlerde defalarca sanık ...’den traktörü kendi adına devretmesi hususunda talepte bulunduğu halde, sanık ..."in sürekli katılanı oyalayarak aracın devrini vermediği, akabinde sanık ...’in, suça konu traktörü katılandan geri alabilmek amacıyla, gerçekte herhangi bir borcu bulunmamasına rağmen, diğer sanık ...’ye 02/09/2011 vade tarihli, 02/08/2011 düzenleme tarihli ve 15.000 TL bedelli kambiyo senedi imzalayıp verdiği, sanık ...’nin aldığı bu muvazaalı senedi 12/09/2011 tarihinde Kadirli İcra Müdürlüğü’nün 2011/1201 esas sayılı dosyasında sanık ... aleyhine takibe koyduğu, aynı gün sanık ...’in Kadirli İcra Müdürlüğüne çağrılmadan bizzat gelerek, icra ödeme emrini tebliğ aldığını, borca itirazının olmadığını, lehine işleyecek süreden feragat ettiğini, hakkında yapılan takibin kesinleşmesini istediğini beyan ederek 13/09/2011 tarihine ödeme taahhüdünde bulunduğu, 14/09/2011 tarihinde alacaklı vekilinin talebi üzerine trafikte sanık ... adına kayıtlı bulunan suça konu traktörün trafik kaydına haciz konulduğu, ertesi gün Kadirli İcra Müdürlüğünce Andırın İcra Müdürlüğüne talimat yazılarak söz konusu traktöre fiili haciz yapılmasının istenmesi üzerine 19/09/2011 tarihinde Andırın İcra Müdürlüğünün 2011/85 talimat sayılı dosyasında söz konusu traktöre fiili haciz uygulandığı ve traktörün katılandan alınarak yediemine teslim edildiği, 20/09/2011 tarihinde ise icra dosyasında alacaklı gözüken sanık ... müdafiinin talebi üzerine traktörün trafik kaydı üzerindeki haczin kaldırılıp aracın fiilen sanık ...’e teslim edildiği, bu suretle sanıkların, iştirak halinde hareket ederek nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda;
Katılanın suça konu traktörü haricen satın alması üzerine 6 yıldan fazla süre ile bu aracın kendi kullanımında olması, suça konu senet dışında hayvan alım-satımına ilişkin sanıkların aralarındaki ticari ilişkiyi gösteren herhangi bir delilin bulunmaması, sanıkların tarafı olduğu icra takibinin kısa süre içerisinde kesinleşmiş olması ve suça konu traktörün haczinden bir gün sonra icra dosyasında sanık ...’nin, vekili aracılığıyla haczin kaldırılmasını ve aracın sanık ...’e teslimini talep etmesi birlikte değerlendirildiğinde; sanık ...’in, suça konu traktörü ....’a tarla karşılığında takas olarak verdiği ve söz konusu traktörü ...’ın katılana sattığına yönelik savcılıktaki beyanları da dikkate alınarak, sanık savunmaları, katılan ve tanık beyanları, icra dosyası, taraflar arasındaki alacak davası, Kadirli İlçe Tarım Müdürlüğünden gelen cevabi yazı ve tüm dosya kapsamından; sanık ...’in, haricen sattığı suça konu traktörü katılandan geri alabilmek amacıyla, gerçekte diğer sanık ...’ye herhangi bir borcu olmadığı halde, borçlu olarak 15.000 TL bedelli senet düzenleyip, sanık ... tarafından aleyhinde muvazaalı olarak icra takibi başlatılmasını sağladığı ve söz konu traktörün katılanın ikamet ettiği Andırın ilçesinde fiilen haczedilmesi neticesinde sanıkların haksız menfaat elde ettikleri anlaşılmakla, sanıkların, iştirak halinde hareket etmek suretiyle hileli söz ve davranışlarla katılanı aldatıp kamu kurumu niteliğindeki İcra Müdürlüğü’nü araç olarak kullanarak haksız yarar sağlamaları şeklinde sübut bulan eylemlerinin, TCK’nın 158/1-d maddesinde düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturduğu gözetilmeden, delillerin takdirinde hataya düşülerek, sanıkların atılı suçtan mahkumiyetleri yerine, yazılı şekilde beraatlerine hükmedilmesi,
Kabule göre de; 1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık ... lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin ve sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 10/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.