14. Ceza Dairesi 2016/183 E. , 2016/2500 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı suçuna teşebbüs, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
HÜKÜM : Mahkûmiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiilin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatı yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında nitelikli cinsel saldırıya teşebbüs suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince;
Tanık ...’un 06.04.2015 tarihli kolluk ifadesinde alkolden etkilenen mağdurun yüzünü yıkamak için su getirmeye gittiğini, geri geldiğinde alkol aldıkları yolun arka tarafında bulunan ağaç şeklindeki bitkinin dibinde sanığı ve mağduru pantolonlarını indirmiş ve sanığın mağdurun arkasında vücuduna yapışık halde gördüğünü, bunun üzerine “ne yapıyorsunuz orada, yapmayın” dediğini, ancak her ikisinin ilgisiz kalmaları üzerine olay yerinden ayrıldığını beyan etmesi, mağdurun da kollukta, alkolün etkisiyle sanığa direnç gösteremediğini, sanığın
cinsel organını makatına değdirdiğini ve içine girmeye çalıştığını, ...’un sanığa “bırak yapma” dediğini, ancak sanık vazgeçmeyince ...’un sesini bir daha duymadığını, bu sırada bayıldığını, kendine geldiğinde yanında kimsenin bulunmadığını ifade etmesi, duruşmada ise sanığın kendisine sürtündüğünü hatırladığını, bu sırada canının yandığını hatırlamadığını, sanığın cinsel organını anal yoldan vücuduna sokup sokmadığını da hatırlamadığına dair anlatımı, adli raporlara göre livata bulgusu saptanmaması birlikte değerlendirildiğinde; sanığın cinsel organını mağdurun vücuduna anal yoldan sokmaya çalıştığı, tanık ...’un mağdur ve sanığı ikaz etmesine rağmen sanığın icra hareketlerine devam ettiği, ancak nitelikli cinsel saldırı eylemini gerçekleştirdiği yönünde kesin delil bulunmaması da gözetildiğinde bu suçun icra hareketlerinden engel neden olmaksızın vazgeçtiğinin kabulü gerektiği ve 5237 sayılı TCK"nın 36. maddesi uyarınca bu aşamaya kadar gerçekleşen eyleminin aynı Kanunun 102/1. maddesinde düzenlenen basit cinsel saldırı suçunu oluşturduğu düşünülmeden, suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde sanığın nitelikli cinsel saldırı suçuna teşebbüsten mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.