18. Ceza Dairesi 2017/5891 E. , 2018/4780 K.
"İçtihat Metni"KARAR
Hakaret suçundan sanık ..."ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 125/1,2, 43/1, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 2.500,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Sakarya 3. Sulh Ceza Mahkemesinin 07/04/2011 tarihli ve 2011/79 esas, 2011/452 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde kasıtlı suç işlediğinden bahisle yeniden yapılan yargılamasında hükmün açıklanmasına, 5237 sayılı Kanun’un 125/1,2, 43/1, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 2.500,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin Sakarya 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 15/03/2017 tarihli ve 2017/168 esas, 2017/358 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
İstem yazısında: “5237 sayılı Kanun’un 49/1. maddesinde yer alan “Süreli hapis cezası, kanunda aksi belirtilmeyen hâllerde bir aydan az, yirmi yıldan fazla olamaz.”, yine aynı Kanun’un temel cezanın belirlenmesi başlıklı 61/9. maddesinde yer alan “Adlî para cezasının seçimlik ceza olarak öngörüldüğü suçlarda bu cezaya ilişkin gün biriminin alt sınırı, o suç tanımındaki hapis cezasının alt sınırından az; üst sınırı da, hapis cezasının üst sınırından fazla olamaz.” şeklindeki düzenlemeler ile sanığa atılı suçun düzenlendiği 125/1. maddesinde yer alan “ Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ... veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır...” şeklindeki düzenleme birlikte değerlendirildiğinde, mahkemesince cezanın alt sınırdan tayin edildiği nazara alındığında, sanık hakkında temel cezanın 90 gün karşılığı adli para cezası olarak tayini yerine yazılı şekilde fazla ceza tayininde isabet görülmemiştir.” Denilmektedir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra sanığın, denetim süresi içinde yeniden suç işlemesi sebebiyle ihbar üzerine hükmün açıklanmasına karar verildiği ancak, hükmü açıklanan dosyanın aslının ya da onaylı örneğinin dosya içerisine alınmadan kanun yararına bozma talebi ile dairemize geldiği anlaşılmıştır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1. Kanun yararına bozma isteği hakkında bu aşamada bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2. Dosyanın, belirtilen eksikliğin giderilmesi için esas mahkemesine geri gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, belirtilen eksikliğin giderilmesinden sonra kanun yararına bozma isteminin incelenmesine, 02/04/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.