Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2957
Karar No: 2017/7957
Karar Tarihi: 18.10.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2957 Esas 2017/7957 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/2957 E.  ,  2017/7957 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı ... ve arkadaşları, ... (...) Köyü ... Mevkiindeki taşınmazın zilyetliğinde olduğunu, yörede 04.08.1999 tarihinde ilk kez yapılan ve 14.02.2005 - 14.08.2005 tarihleri arasında ilân edilen orman kadastrosu sırasında, öncesi tamamen orman dışında olan taşınmazın kadastro komisyonu tarafından orman sayılarak orman alanı içinde bırakıldığını ileri sürerek, işlemin iptali ile taşınmazın tamamının orman alanı dışına çıkarılması istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece, davanın kabulüne, 13.09.2006 tarihli krokide (A)=14750,23 m2"lik bölümün orman tahdit sınırı dışına çıkarılmasına karar verilmiş, hükmün Hazine ve Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.04.2007 gün ve 2007/2121 - 4403 sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; "...Mahkemece yeniden yapılacak keşifte, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yok edilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; 6831 sayılı Kanunun 17. maddesi gereğince orman içi açıklık olup olmadığı araştırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi..." gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece, bozma kararına uyulduktan sonra, davacıların davalarının reddine, dava konusu ..., Merkez, ... (...) Köyü 150 ada 119, 120, 121, 122, 123, 124 ve 125 parsel sayılı taşınmazların kadastro tespit tutanaklarının malik haneleri boş kabul edilmek suretiyle orman vasfı ile Hazine adına tapuya tespit ve tescillerine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 02.12.2013 gün ve 2013/9252 – 10979 E-K sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “...İncelenen dosya kapsamına göre, orman kadastrosuna itiraz davasının devamı sırasında yörede arazi kadastrosu yapılmış, dava konusu taşınmazlara tutanak düzenlenmiştir. Her ne kadar malik haneleri açık olsa da, tespit tutanaklarının mahkemeye gönderilmesi halinde, dava dosyası ile birleştirilip 3402 sayılı Kanunun 27, 28 ve 29. maddeleri hükümlerine göre işlem yapıldıktan sonra, tespit tutanaklarında isimleri geçen hak sahibi gerçek kişiler davaya katılıp kendilerine duruşma günü tebliğ edilerek husumet yaygınlaştırılıp, davada taraf oluşturulduktan sonra, taraf delilleri ve
    3402 sayılı Kanunun 30. maddesi gereğince mahkemece lüzum görülen diğer deliller de toplanarak, dava konusu taşınmazların gerçek hak sahibi adına tescil edilmesi gerekir. Somut olayda, dava konusu 150 ada 119, 120, 121 ve 122 parsel sayılı taşınmazların kadastro tutanaklarında adı geçen hak sahibi gerçek kişiler davaya dahil edilmeden ve usûlüne uygun taraf oluşturulmadan karar verilmesi, kanunun âmir hükmüne aykırı olup, bozma nedenidir” denilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu; davacıların davasının kabulüne, dava konusu ... ili ... ilçesi ... 150 ada 119, 120, 121, 122, 123, 124 ve 125 parsel sayılı taşınmazların orman sınırları dışına çıkartılmasına, dava konusu parsellere ilişkin düzenlenen kadastro tespit tutanaklarındaki malik haneleri boş kabul edilmek suretiyle, davacıların talebi istikametinde; kadastro tespit tutanaklarında belirtilen yüzölçümler aynı kalmak suretiyle dava konusu 150 ada 119 parselin dahili davalı ..., 120 parselin dahili davalı ..., 121 parselin dahili davalı ..., 122 parselin dahili davalı ..., 123 parselin davacı ..., 124 parselin davacı ... ve 125 parselin davacı ... adlarına ayrı ayrı tapuya tespit ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan orman kadastrosuna ve arazi kadastrosuna itiraz niteliğindedir.
    İncelenen dosya kapsamına, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak, uzman orman bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden oldukları anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 18/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi