18. Ceza Dairesi 2016/7392 E. , 2018/4774 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süreleri ve kararların niteliği ile suç tarihine göre yapılan incelemede dosya görüşüldü:
Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- 18/11/2011 tarihli olay tutanağında sanık ...’ın şüpheli aracın içerisinde bulunduğu, üzerine kimliğinin olmadığının belirtildiği ve diğer sanıkların eylemleri sırasında olay yerinden kaçtığının belirtilmesi karşısında, sanık ...’ın görevi yaptırmamak için direnme eylemlerinin nelerden ibaret olduğu cebir ve tehdidin ne şekilde oluştuğu açıklanmadan bu sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,
2- Sanıklar ...ve ...e ait Bakırköy Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen adi rapor içeriklerinde sanıkların basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmalarının olduğunun belirtilmesi, sanıkların ifadelerinde polis memurlarının sanık ...’e eşi ve çocuğu da yanında olduğu halde küfür ettiklerini beyan etmeleri, sanık ...’ın olay yerinde, kalabalık olduğunu bu kalabalıkta..ve...’ın da olduğunu ve olaya şahit olduklarını savunması karşısında, olay yerinde olduğu belirtilen sanık ...’in eşi..., oğlu ...ve sanık ...’ın belirttiği şahitlerin ifadelerine başvurulup, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre sanıklar hakkında TCK’nın 29/1. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılmaması,
Kabule göre de;
1- Sanıkların görevi yaptırmamak için direnme suçlarını birden fazla kişi ile birlikte işlemesi karşısında TCK"nın 265/3. maddesinin uygulanmaması,
2- Adli sicil kaydında tekerrüre esas hükümlülüğü bulunan sanık ... hakkında, bu konuda ek savunma hakkı verilmesine rağmen TCK’nın 58. maddesinin uygulanmaması,
3- TCK"nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluklarından, kendi alt soyu yönünden koşullu salıverme tarihine, kendi alt soyu dışındakiler bakımından ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
Kanuna aykırı, sanık ..., sanık ..., sanık ... müdafii, sanık ..., sanık ... ve sanık ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakların saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 02/04/2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.