Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4589
Karar No: 2017/8106
Karar Tarihi: 06.11.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/4589 Esas 2017/8106 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2017/4589 E.  ,  2017/8106 K.

    "İçtihat Metni"



    Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 31.05.2016 gün ve 2016/1440 Esas - 2016/6430 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin paydaşı olduğu 5869 ada 8 parsel sayılı taşınmazın 3/4 payının, dava dışı önceki malikleri tarafından davalıya satıldığını, satış nedeniyle müvekkiline herhangi bir bildirim yapılmadığını belirterek önalım hakkı nedeniyle davalı adına olan paya ilişkin tapu kaydının iptaliyle intifadan ari şekilde davacı adına tescilini istemiştir.
    Davalı vekili, hak düşürücü sürenin geçtiğini, davacının iyiniyetli olmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, satışın, davacıya 09.01.2015 tarihli 00923 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle bildirildiği, davanın 3 aylık hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle reddine dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 31.05.2016 tarihli ve 2016/1440 Esas, 2016/6430 Karar sayılı ilamıyla onanmıştır.
    Davacı vekili, karar düzeltme isteğinde bulunmuştur.
    Önalım hakkı paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmaz üzerindeki payını kısmen veya tamamen üçüncü bir kişiye satması halinde diğer paydaşlara bu satılan payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır. Bu hak paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğar ve satışın yapılmasıyla kullanılabilir hale gelir.
    TMK"nın 733. maddesi gereğince yapılan satışın alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi zorunludur.
    Önalım hakkı, satışın hak sahibine bildirdiği tarihin üzerinden üç ay ve herhalde satışın üzerinden iki yıl geçmekle düşer.
    Bu süre hak düşürücü süre olup mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.
    TMK’nın 733/3 maddesi gereğince üç aylık hak düşürücü sürenin başlaması için öğrenme yeterli olmayıp yapılan satışın, alıcı veya satıcı tarafından diğer paydaşlara noter aracılığıyla bildirilmesi gerekir. Noter aracılılığıyla bildirimde bulunulmamışsa iki yıllık hak düşürücü süre içerisinde önalım hakkına dayanılarak tapu iptali ve tescil istenebilir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 21.09.2005 tarihli, 2005/6-358 E, 470 K. sayılı kararı da bu doğrultudadır.
    Somut olaya gelince; davaya konu 5869 ada 8 parsel sayılı taşınmazda davacının 1/4 pay maliki olduğu, dava dışı önceki malikler taşınmazdaki elbirliği halinde bulunan 1/4 paylarının tamamını; dava dışı önceki paydaş taşınmazdaki 1/4 payının 1/4 intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetinin tamamını; dava dışı önceki paydaş taşınmazdaki 1/4 payının 1/4 intifa hakkını üzerinde bırakarak çıplak mülkiyetinin tamamını 25.12.2014 tarihinde davalıya sattıkları anlaşılmıştır.
    Davalı vekili tarafından dosyaya sunulan 09.01.2015 tarihli 00923 yevmiye numaralı “ parselde bulunan taşınmaz hisselerinin satışı konusunda ihtarımızdır.” konulu ihtarnamesi inelendiğinde, keşidecinin ; muhatabın ... olduğu, ihtarnamenin muhatabın çarşıda olduğunu ve aynı konutta beraber daimi oturan babası olduğunu beyan eden’ın imzasına 12.01.2015 tarihinde tebliğ edildiğinin belirtildiği görülmüştür.
    Türk Borçlar Kanunu’nun 241. maddesinin 1. fıkrasında “Satıcı veya alıcı, satış sözleşmesinin yapıldığını ve içeriğini önalım hakkı sahibine noter aracılığıyla bildirmek zorundadır.” hükmü yer almaktadır.
    Dosyada mevcut 09.01.2015 tarihli 00923 yevmiye numaralı ihtarnamesine bakıldığında, ihtarnamenin, yasanın aradığı anlamda önalım hakkının kullanılmasına yönelik düzenlenmiş usulüne uygun bir ihtarname olmadığı, satış sözleşmesinin içeriğinin (satış tarihi, satış bedeli, intifa hakkı tesisi...) ihtarnamede belirtilmediği anlaşılmıştır.
    Kaldı ki, ihtarnameyi tebliğ alan ve nüfus kaydına göre davacının eşi olduğu anlaşılan Yakup Arısan’ın hukuki ehliyetsiz olduğu ileri sürüldüğünden, mahkemece, bu hususun araştırılması gereklidir.
    Bunun yanısıra, davacı tarafından davaya konu taşınmazdaki davalıya ait payın üzerindeki intifa hakkı ortadan kaldırılmak suretiyle iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tescili istendiğinden, lehine intifa hakkı tesis edilen kişilerin davada taraf olması gerektiğinin düşünülmemesi de doğru değildir.
    Hükmün, bu nedenle bozulması gerekirken sehven onandığı bu defa yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulü ile Dairemizin 31.05.2016 tarihli ve 2016/1440 Esas, 2016/6430 Karar sayılı ilamının kaldırılarak kararın belirtilen gerekçeyle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin kabulü ile yerel mahkeme kararının onanmasına ilişkin Dairemizin 31.05.2016 tarihli ve 2016/1440 Esas, 2016/6430 Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA, temyiz olunan mahkeme kararının açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 06.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi