11. Ceza Dairesi 2016/10694 E. , 2017/4605 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : Asıl karar: Mahkumiyet Ek karar: Sanık ... (Kayık) hakkında: Temyiz talebinin reddi
1)Sanık ...(KAYIK) hakkında verilen hükümlere ilişkin temyiz incelemesinde;
Sanığın, yokluğunda verilip sorgusunda bildirdiği adresine 01.08.2013 tarihinde Tebligat Kanununun 21. maddesine uygun olarak tebliğ edilen hükme karşı, yasal süresinden sonra 15.12.2014 tarihinde temyiz ettiği anlaşılan sanığın temyiz isteminin 5320 Sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 315. maddesi uyarınca reddine dair yerel mahkemenin 16.12.2014 tarih ve 2012/190 Esas, 2013/359 Karar sayılı ek kararında bir isabetsizlik görülmediğinden, bu karara karşı vaki temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan ret kararının ONANMASINA,
2) Sanık ... hakkında 2008 ve 2009 takvim yıllarında ve sanık ... hakkında 2008 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ... ve sanık ... ile müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanıklar hakkında hüküm fıkrasında "sahte fatura düzenlemek" yerine "sahte fatura düzenlemek ve kullanmak" olarak nitelendirilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir.
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, yüklenen suçun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, sanıkların savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosya içeriğine göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan; sanık ... ve sanık ... ile müdafiinin, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
3)Sanık ... hakkında 2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanık ve müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
a)Sanık hakkındaki vergi suçu ve vergi tekniği raporları ile mütalaanın 2008 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçuna ilişkin olup buna aykırı olarak sanık hakkında "2009 ve 2010 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek" suçundan da kamu davası açıldığı, 213 Sayılı VUK"nın 223/8. maddesi gereğince durma kararı verilerek ...’ndan, suçla ilgili aynı Kanunun 367. maddesi gereğince dava şartı olan mütalaanın verilip verilmeyeceği sorularak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hükümler kurulması,
b)Kabule göre ise; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
4-Sanık ... hakkında defter ve belge ibraz etmeme ve 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçlarından verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelemesinde:
a-Sanık hakkında defter belge ibraz etmeme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne dair; .... Yapı Malzemeleri İnşaat Nakliyat Harfiyat Limited Şirketinin 13.10.2008 tarihinden itibaren ortağı ve 18.11.2008 tarihinden itibaren de müdürü olan sanığın yapılan tebligata rağmen vergi incelemesine esas olmak üzere 2008 yılına ait varlığı noter tasdikiyle kesinleşmiş bir kısım defter ve belgelerini kanuni süresinde ibraz etmediğinin iddia olunması, sanığın kovuşturma safhasında, kendisine herhangi bir tebligatın ulaşmadığını ve şirketle ilgisinin olmadığını savunması, defter ve belgelerin istenmesine ilişkin tebligatın şirketin 2008 yılında müdürü olan 2009-2010 yıllarında %10 ortağı olan ve tebliğ tarihi olan 12.04.2010 tarihinde şirketin iş yerinde işçi olarak çalıştığı değerlendirilen ..."a tebliğ edildiğinin belirtilmesi ve vergi suçu ve vergi tekniği raporlarında tebliğ tarihi itibariyle şirketin faal olup olmadığının belirtilmemesi karşısında; gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenebilmesi bakımından, tebligatın yapıldığı tarihte sanığın yetkilisi olduğu şirketin tebligat adresinde faaliyette bulunup bulunmadığının araştırılıp, faaliyette olduğunun anlaşılması halinde 213 sayılı Yasanın 139/2. maddesinde incelemenin dairede yapılmasına imkân veren istisnalardan birinin varlığı önceden belirlenmeden, faaliyetini sürdürdüğü anlaşılan şirket için defter ve belgelerin ibrazı için yapılan tebligatın hukuki geçerliliği bulunmayacağından suçun unsurlarının oluşmayacağının dikkate alınması gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-Sanık hakkında 2010 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen mahkumiyet hükmüne dair; sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi karşısında, 2010 yılına ait fatura ayrıntılarının Vergi Dairesi"nden sorularak kanaat oluşturacak sayıda fatura aslı ya da onaylı suretinin istenerek dosya arasında bulundurulması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
c-Kabule göre ise; verilen hükümlerde 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanık ... ile müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 15.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.