
Esas No: 2015/5921
Karar No: 2017/8103
Karar Tarihi: 06.11.2017
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/5921 Esas 2017/8103 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 26.12.2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin sahibi bulunduğu 105 ada 29 parsel sayılı taşınmazına ulaşımı sağlayacak yolu bulunmadığını ileri sürerek anılan taşınmaz yararına geçit kurulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 107 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yararına 106 ada 14 ve 106 ada 16 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçit hakkı kurulmasına karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili ile davalı ... vekili temyiz etmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
Bunların yanında hakim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. (HMK m.26/1)
Somut olaya gelince; davacı vekili, dava dilekçesinde müvekkilinin sahibi bulunduğu 105 ada 29 parsel sayılı taşınmazına ulaşımı sağlayabileceği yolunun bulunmadığını ileri sürerek davalılara ait 107 ada 1 parsel ve 106 ada 14 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden uygun görülecek yerden müvekkilinin 105 ada 29 parsel sayılı taşınmazı lehine geçit hakkı kurulmasını istemiştir. Mahkemece, davalılardan ...’a ait 107 ada 1 parsel sayılı taşınmaz yararına geçit kurulduğu görülmüştür. Kurulan hüküm açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak nitelikte olmadığı gibi davacının talep sonucundan farklı ve infazda da duraksama yaratacak biçimdedir.
Mahkemece, belirtilen hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına; peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
06.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.