17. Hukuk Dairesi 2015/19183 E. , 2018/10172 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkil şirket Liberty Sigorta A.Ş nezdinde nolu poliçe ile 23/06/2012-2013 tarihleri arasında Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk sigortası temin olunan mülkiyeti ..."a ait ... plaka sayılı aracın 12/09/2012 tarihinde karışmış olduğu kaza sonrası Murat ..."in vefat ettiğini, müvekkil şirket tarafından sigortalısının sebep olduğu kazadan dolayı müteveffa Murat ..."in mirasçılarına 17/06/2013 tarihinde toplam 32.124,00 TL 832951 hasar dosya nosu ile tazminat ödendiği, trafik sigorta poliçesinin genel şartlarının 4/C maddesi gereğince müvekkil şirketin ödemek zorunda kaldığı iş bu meblağın sürücünün ehliyetsiz araç kullanması sebebiyle davalıdan tahsil etme zorunluluğu hasıl olduğu, müvekkil şirketin Murat ... mirasçılarına araca ödediği bu tazminatın rücuen tazmini için davalıya gönderilen ihtarnamelere rağmen bugüne kadar ödeme yapılmadığından fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, öncelikle davalının aracının devrinin önlenmesi, müvekkilin haklarının korunması, müvekkilin haklarının korunması için ... plaka sayılı aracın kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, müvekkil şirket tarafından sigortalısına ödenen toplam 32.124,00 TL tazminatın ödeme tarihi olan 17/06/2013 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiş; hüküm süresi içerisinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, zorunlu trafik sigortası poliçesinden kaynaklanan tazminatın sigortalıdan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları B.4.c maddesi uyarınca, aracın Karayolları Trafik Kanunu hükümlerine göre gereken ehliyetnameye sahip olmayan kimseler tarafından kullanılması sırasında doğan zarar nedeniyle yapılan ödemenin "sigorta ettirenden" rücuen talep edilebileceği düzenlenmiştir. Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının B.4.d maddesinde ise; tazminatı gerektiren olay işletenin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin veya motorlu aracın hatır için karşılıksız olarak kendilerine verilen kişilerin uyuşturucu veya keyif verici maddeler almış olarak aracı sevk ve idare etmeleri esnasında meydana gelmiş veya olay yukarıda sayılan kişilerin alkollü içki almış olmaları nedeniyle aracı güvenli sürme yeteneklerini kaybetmiş bulunmalarından ileri geliyorsa sigortacının "sigorta ettirene" rücu hakkı olduğu açıklanmıştır.
Somut olayda davalı, dosya içerisinde bulunan kaza tarihini kapsayan zorunlu trafik sigorta poliçesi örneğine göre sigorta ettiren/sigortalı konumunda olup davacının akidi durumundadır. Her ne kadar davalı aracını kazadan önce 3. kişiye devrettiğini, bu nedenle sözleşen sıfatı kalmadığını savunmuş ise de, K.T.K. 20/d maddesi hükmüne göre noterde yapılmış herhangi bir devir sözleşmesi ibraz etmediği gibi, davacı yine K.T.K. 94. maddesi hükmü uyarınca sigorta şirketine de bu yönde bir bildirimde bulunduğuna dair belge ya da savunması bulunmamaktadır. Kaldı ki davalı kaza tarihi itibariyle aracın kayden maliki durumundadır. Bu durumda mahkemece husumetin davalıya düştüğü gözetilerek davanın esasına girilip taraf delilleri toplanarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 06/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.