Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/1289 Esas 2011/17032 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı vekili tarafından başlatılan ilamlı takibe karşı borçlu vekilinin dayanak ilamda şahsi münasebete ilişkin hüküm kurulmadığı halde çocuk teslimine ilişkin takip başlatıldığını belirterek takibin iptali istemi ile icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Takip dosyasının incelenmesinde, takip dayanağı olarak Bakırköy 3.Aile Mahkemesinin 22/06/2010 tarih ve 2009/412 E.-2010/465 K.sayılı ara kararının gösterildiği, borçluya örnek 3 nolu icra emri gönderildiği görülmektedir. Öncelikle, ilamların infaz edilecek kısmı hüküm fıkrasıdır. Hüküm fıkrasında şahsi münasebetle ilgili bir karar bulunmamaktadır. Hüküm fıkrasında atıf yapılmayan ara kararına dayanılarak ilamlı takip yapılamayacağı göz ardı edilerek takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddi isabetsizdir.
Diğer yandan, mahkemece, takip dayanağı yapılmayan karar esas alınarak hüküm kurulması da doğru değildir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/09/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.