11. Hukuk Dairesi 2017/1201 E. , 2017/3982 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 4.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 4.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 10/10/2013 tarih ve 2013/145-2013/183 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 25.10.2016 günü hazır bulunan asıl davada davalı/birleşen davada davacı ... İth. İhr. A.Ş. vekili Av. ... ile asıl davada davacı/birleşen davada davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Asıl davada davacı – birleşen davada davalı vekili, asıl davada davalının 43. sınıf hizmetler ile ilgili bir faaliyetinin bulunmadığını ileri sürerek; asıl davada davalıya ait 2002/13779 ve 2002/13780 numaralı markaların 556 sayılı KHK"nın 14. maddesi gereğince 43. sınıf hizmetler yönünden iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl davada davalı birleşen davada davacı vekili, müvekkili şirketin davaya konu markaları kesintisiz olarak tescilli olduğu tüm mal ve hizmetlerde kullandığını, 556 sayılı KHK"nın 14. maddesine dayalı iptal koşullarının oluşmadığını savunarak asıl davanın reddini istemiş asıl davaya ilişkin kararın bozulması ve esasa kaydedilmesinden sonra birleşen davada ise davalının 2004 yılından bugüne kadar ... ili ... ilçesindeki otelinde ... markasıyla otel işlettiğini, ayrıca www. ... .com web sitesini haksız ve kötü niyetli olarak kullandığını belirterek, birleşen davada davalı asıl davada davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet teşkil eden eylemlerinin tespitini, durdurulmasını, önlenmesini, sonuçlarının ortadan kaldırılmasını, ... ibaresini ya da ... veya ... ibaresini kullanmasının bu şekilde mal ve hizmet üretip satmasının, internet üzerinde yahut sair mecralarda kullanmasının önlenmesini, 60.000 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın temerrüt faizi ile birlikte tahsilini, hükmün ilanını talep etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamından sonra ve dosya kapsamına göre, her ne kadar asıl davada verilen karar eksik inceleme nedeniyle bozulmuş ise de asıl davada hükümsüzlüğü talep edilen 2002/13779 numaralı markanın sicile kayıt tarihinin 10/05/2004, 2002/13780 numaralı markanın sicile kayıt tarihinin ise 20/04/2004 olduğu, 556 sayılı KHK"nın 14 ve 42/1-c maddeleri gereğince kullanmama nedeniyle hükümsüzlük davasının, markanın TPE siciline kaydedildiği tarihten itibaren 5 yıl geçmeden açılamayacağı, oysa asıl davanın 01/05/2008 tarihinde açıldığı, dolayısıyla asıl davanın açıldığı tarihte, her iki markanın sicile kayıt tarihinden itibaren 5 yıllık sürenin henüz dolmamış olduğu gözetilerek, değişik gerekçe ile asıl dava yönünden verilen önceki kararda direnilmesine ve asıl davanın reddine; birleşen davada ise davalının markasal kullanımının 2004 yılından beri bilindiği, bu kullanıma karşı yaklaşık 8 yıl sessiz kalındıktan sonra 6 Mart 2012 tarihinde birleşen davanın açıldığı, 8 yıllık sessiz kalma döneminden sonra birleşen davada davacının dava açmasının TMK"nın 2. maddesine aykırılık teşkil ettiği, dolayısıyla birleşen dava yönünden asıl davada davacı - birleşen davada davalının sessiz kalma yoluyla hak kaybı savunmasının yerinde olduğu anlaşılmakla birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiş Hukuk Genel Kurulu"nun 2014/11-775 E. - 2016/310 K. sayılı ilamı ile direnme kararının yeni hüküm olduğu belirtilerek dosyanın Dairemize gönderilmesine karar verilmiş, süresi içinde karar düzeltme de talep edilmeyerek temyiz itirazları Dairemizce incelenmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin taraflardan alınıp yekdiğerine verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 6,20 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 21/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.