Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2241
Karar No: 2017/7945

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2241 Esas 2017/7945 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/2241 E.  ,  2017/7945 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi katılan Hazine ve bir kısım davalılar tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında ... köyü, ... mevkiinde bulunan 133 ada 169, 170, 171 ve 172 parsel sayılı sırasıyla 6.570,43 m2, 6.718,18 m2, 16.905,97 m2 ve 11.395,08 m2 yüzölçümündeki taşınmazlar senetsizden ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle fındıklık niteliğiyle davalılar adına tesbit edilmiştir. Asıl ve birleşen dosya davacıları çekişmeli taşınmazların kök muristen tüm mirasçılara intikal ettiğini belirterek dava açmışlar, Hazine ve Orman Yönetimi ise taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğu gerekçesiyle davaya müdahil olmuşlardır. Mahkemece Hazine ve Orman Yönetiminin davasının reddine, birleşen dosya davacısı ...’nın davasının feragat nedeniyle reddine, asıl ve diğer birleşen dosya davacıların davasının ise kabulüne ve çekişmeli taşınmazların tespit malikleri ile asıl ve birleşen dosya davacıları adına miras payları oranında tapuya kayıt ve tesciline, taşınmazlar üzerindeki fındık ağaçlarının tespit maliklerine ait olduğuna ilişkin beyanlar hanesine şerh konulmasına karar verilmiş, hüküm katılan Hazine ve bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1967 yılında kesinleşen orman kadastrosu ile 2006 yılında 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanun ile değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
    1) Katılan Hazinenin temyiz itirazları incelendiğinde; incelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazların devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olmadığı gerekçesiyle hüküm kurulmuş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2) Bir kısım davalıların temyiz itirazları incelendiğinde ise; mahkemece çekişmeli taşınmazların davacılarca dayanılan Nisan 1991 tarih 1 sıra numaralı tapu kaydının kapsamında kaldığı gerekçesiyle davalarının kabulüne karar verilmiş ise de tapu kaydının çekişmeli taşınmazlara uyup uymadığı yönünde yeterli araştırma yapılmamış, mahkemece iki kez keşif yapılmışsa da sadece ilk keşifte dinlenen 1 mahalli bilirkişi beyanıyla yetinilmiş olup, dinlenen mahalli bilirkişi ise taşınmazın batı hududunu zeminde gösterememiştir. Eksik incelemeye dayalı olarak karar verilemez.
    O halde; mahkemece davacıların dayandığı Nisan 1991 tarih 1 nolu tapu kaydı tüm geldi ve gitti kayıtları ile birlikte getirtilerek kadastro sırasında revizyon görüp görmediği araştırılmalı, revizyon görmüş ise revizyon gördüğü kadastro parsellerine ait kadastro tesbit tutanakları getirtilmeli ve önceki bilirkişiler dışında bir ziraatçı bilirkişi ve bir fen elemanı ile
    olabildiğince yaşlı, tarafsız mahalli bilirkişiler ve katılanların gösterdiği tanıklar marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, 3402 sayılı Kanunun 20. maddesi gereğince dayanak tapu kaydı değişebilir sınırları içerdiğinden; tapu kayıtları yöntemince zemine uygulanıp, 3402 sayılı Kanunun 20/C ve 32/3 maddeleri gereğince yüzölçümüne değer verilerek kapsamı belirlenmeli, fen bilirkişisinin krokisinde tapunun sınırlarının gösterilmesi istenilmeli ve çekişmeli taşınmazlara uyup uymadığı kesin bir şekilde saptanmalıdır. Dayanak tapunun çekişmeli taşınmazlara uyduğu tespit edildiği takdirde bu kez hem kök tapu malikleri olan ..., ... ve ... arasında hem de tapu maliki ...’nin mirasçıları arasında harici ve rızai taksim yapılıp yapılmadığı, ayrıca bir kısım tespit malikleri ve davalılar tarafından dosyaya delil olarak sunulan gayrimenkul satış ve zilyetlik devrine ilişkin senetlerin geçerli olup olmadığı araştırılarak ulaşılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece dayanak tapu kaydının çekişmeli taşınmazlara uymadığı kabul edildiği takdirde ise bu kez keşif mahallinde dinlenen kişiler tespit maliklerinin 30 yılı aşkın süredir taşınmazlarda kullanımlarının olduğunu beyan ettiklerinden tespit malikleri adına zilyetlikle kazanım koşullarının oluşup oluşmadığı araştırılmalıdır. Bu nedenle kadastro tespitinden 15-20 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları, memleket haritaları ile fotogrametri yöntemiyle düzenlenmiş 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasının orjinal fotokopi örneği ve kadastro paftası ziraat mühendisi ve harita mühendisi ile birlikte ölçekleri eşitlenip çakıştırıldıktan sonra mahalline uygulanmalı, hava fotoğrafları stereoskop aletiyle incelenmeli, taşınmazın niteliğinin bu belgelerde ne şekilde görüldüğünün ve fotogrametri yöntemiyle düzenlenen 1/5000 ölçekli arazi kadastro paftasında zilyet ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı yönünde krokili rapor alınmalı, bu araştırmalar sonucu bilirkişiler tarafından taşınmazlar üzerinde tam olarak hangi tarihten itibaren zilyetliğin başladığı belirlenmeli, ziraat bilirkişiden kültür arazisi olup olmadığı yönünden rapor alınmalı, zilyetlik olgusunun maddi olaylara dayalı olmasından hareketle, maddi olayların ancak tanık, bilirkişi ve benzeri anlatımlarla kanıtlanacağı gözetilmeli (HGK 30/03/1994 gün ve 1993/8 - 939 - 1994/176 sayılı kararı), komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı; bu taşınmazı sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı; tarafların bildirecekleri zilyetlik tanıkları ile kadastro tespit bilirkişileri taşınmazlar başında dinlenmeli; zilyetliğin ne zaman başladığı, kaç yıl, ne şekilde devam ettiği sorulup, kesin tarih ve olgulara dayalı, açık yanıtlar alınıp; tespit tarihine kadar katılanlar yararına zilyetlikle kazanma koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli; 3402 sayılı Kanunun 14. maddesi uyarınca, katılan ile eklemeli zilyetler yönünden de tapu ve ilgili kadastro müdürlükleri ile mahkeme yazı işleri müdürlüğünden senetsiz belgesiz araştırması yapılıp, sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, yasanın getirdiği 40/100 dönüm sınırlamasının aşılıp aşılmadığı saptanmalı, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
    SONUÇ: 1) Yukarıda bir numaralı bentde açıklanan nedenlerle katılan Hazinenin temyiz itirazlarının REDDİNE,
    2) İki numaralı bentde açıklanan nedenlerle bir kısım davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 18/10/2017 günü oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi