21. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/18070 Karar No: 2015/3673 Karar Tarihi: 26.02.2015
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2014/18070 Esas 2015/3673 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 321/2 maddesi gereği kararın tefhimi için hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanması gerektiğini belirtmiştir. Gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilmesi zorunludur. Hüküm tüm unsurları ve gerekçesi ile birlikte tefhim edilmişse, temyiz süresi tefhim tarihinden itibaren başlar. Temyiz eden taraf dilekçe sunarak da gerekçeli kararın tebliği talebinde bulunabilir. Mahkeme kararında, HUMK'nun 433. maddesi gereği davacının vekiline yöntemince tebliğ edilerek gerekçeli temyiz dilekçesi gönderileceği belirtilmiştir. Kanun maddeleri: 6100 sayılı HMK’nın 321.maddesi, Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın (İkinci Bölüm) 20.03.2014 gün ve 2012/1034 Başvuru sayılı kararı, 5521 sayılı Kanun‘un 8.maddesi, HUMK'nun 433. maddesi.
21. Hukuk Dairesi 2014/18070 E. , 2015/3673 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
K A R A R
01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK’nın 321.maddesinin 2.fıkrasına göre; kararın tefhimi için hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklanamadığı ve bu nedenle zorunlu olarak hüküm özetinin tefhim edildiği hallerde, gerekçeli kararın en geç bir ay içinde yazılarak tebliğe çıkartılması gerekir. Bu hüküm doğrultusunda, hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte tefhim edilmediği hallerde gerekçeli kararın taraflara tebliği zorunludur (Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’nın (İkinci Bölüm) 20.03.2014 gün ve 2012/1034 Başvuru sayılı kararı da aynı yöndedir). Mahkemece, taraflara tefhim edilen kısa kararda (hüküm özeti) hükmün tüm unsurları yer almakla birlikte kararın gerekçesinin tefhim edilememesi halinde temyiz süresi gerekçeli kararın tebliğinden itibaren başlar. Ancak, hüküm tüm unsurları ve gerekçesi ile birlikte tefhim edilmiş ise artık hükmün HMK’nın 321/2 maddesine göre usulüne uygun ve eksiksiz bir biçimde tefhim edildiği kabul edilir ve temyiz süresi tefhim tarihinden itibaren başlar. 5521 sayılı Kanun‘un 8.maddesinde yer alan ve temyiz süresinin başlangıcına esas alınan tefhim kavramının "hükme ilişkin tüm hususların gerekçesi ile birlikte açıklandığı hal" olarak anlaşılması zorunludur. Tarafların, gerekçeli karar tebliğ edilmeden önce, temyiz süre tutum dilekçesi veya gerekçeli temyiz dilekçesi sunmak suretiyle kararı temyiz ettikleri hallerde dahi, kararın gerekçesini dikkate alarak yeni temyiz gerekçelerine dayanmaları mümkün olduğundan, bu gibi hallerde bile gerekçeli kararın taraflara tebliği gerekir. Davanın tümden kabulü yada reddi söz konusu olsa bile tarafların kararın gerekçesini temyiz etmekte hukuki yararları bulunabileceğinden, bu gibi durumlarda bile gerekçeli kararın yöntemince taraflara tebliği zorunludur. Yukarıda yer alan açıklamalar doğrultusunda; Temyiz eden davalı ... vekili tarafından sunulan gerekçeli temyiz dilekçesinin, HUMK"nun 433. maddesi gereğince davacılar vekiline yöntemince tebliğ edilerek, tebligat parçası eklendikten sonra gönderilmek üzere, Dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 26/02/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.