12. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/16722 Karar No: 2011/16988
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2011/16722 Esas 2011/16988 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2011/16722 E. , 2011/16988 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü Alacaklı banka ile, dava dışı ... Gıda San. Ve Dış Tic. A.Ş. firması arasında, düzenlenen kredi sözleşmelerine teminat teşkil etmek üzere, şikayetçi- borçlu ..., malik olduğu taşınmaz üzerinde 1.000.000-TL"lik ipotek tesis etmiştir. Alacaklı banka, borçlunun ipotek borcu dışında, ipotek akid tablosunun 5. maddesinde belirtildiği üzere ipotek bedeli kadar müteselsil kefil olmayı da kabul ettiğini ileri sürerek aldığı rehin açığı belgesi ile borçlu hakkında takibe geçmiş ve borçlu da ipoteğin paraya çevrildiğini, sadece bu ipotekle sınırlı olarak sorumlu olduğunu belirterek takibin iptalini istemiştir. Mahkemece, borçlunun kredi sözleşmesinde kefil olarak imzasının bulunmadığı maliki olduğu taşınmaz üzerinde 1.000.000-TL limitli ipotek tesis edildiğini, ipotek senedinin incelenmesinde şikayette bulunanın şahsi kefilliğinin bulunmadığı, sadece ipoteğe konu taşınmazda malen kefil olduğunun anlaşıldığından bahisle şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir. Şikayetçi ..., davalı banka ile dava dışı ... Gıda San. Ve Dış Tic. A.Ş. arasında imzalanan kredi sözleşmelerinin teminatı olarak maliki bulunduğu taşınmaz üzerinde banka lehine 1.000.000-TL limitli ipotek tesis etmiştir. İpotek resmi senedinin 5. maddesi ile lehine ipotek verdiği firmanın borçları için, senetteki ipotek limiti kadar müşterek borçlu müteselsil kefil olduğunu da kabul etmiştir. Uyuşmazlık, ipotek akit tablosundaki bu hüküm nedeni ile davacının aynı zamanda kefil olarak sorumlu tutulup tutulamayacağı ve kefalet sözleşmesinin geçerli olup, olmadığı noktasında toplanmaktadır. BK.nun 484. maddesine göre kefalet sözleşmesinin yazılı şekilde yapılması ve kefilin sorumlu olacağı miktarın gösterilmesi yeterlidir. İpotek resmi senedinde yer alan bu kefalet akdi de BK.nun 484. maddesindeki koşulları taşıdığından, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2001/19-159 E, 2001/197 K. Sayılı,2 8.2.2001 tarihli kararında da belirtildiği üzere geçerlidir. Kaldı ki, tapu memuru huzurunda düzenlenmiş olan ve yukarıda belirtilen hususu da içeren ipotek akid tablosunun şikayetçi tarafından imza altına alınmış olduğu da belirtilmektedir. Bu nedenle şikayetçi, hem ipotek veren üçüncü kişi, hem de ipotek limiti miktarı ile sınırlı olmak kaydı ile müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluk altına girmiş bulunmaktadır. O halde mahkemece yapılması gereken, işin mahiyeti nazara alınarak duruşma açılmak ve taraf delilleri toplanmak suretiyle yukarıda belirtilen ilkeler ışığında bir karar vermekten ibaret iken, bu hususlar dikkate alınmadan yazılı gerekçeyle hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ :Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 29/09/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.