16. Hukuk Dairesi 2016/17375 E. , 2017/2081 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kullanım kadastrosu sonucunda ... çalışma alanında bulunan 200 ada 1 parsel sayılı 11.862,76 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadastro tutanağının beyanlar hanesine, 6831 sayılı Yasa"nın 2/B maddesi uyarınca orman sınırları dışına çıkarıldığı ve 1990 yılından itibaren 72 hisse itibari ile 8/72 hissenin ..., 8/72 hissenin ..., 8/72 hissenin ... oğlu ..., 6/72 hissenin ..., 6/72 hissenin ..., 6/72 hissenin ..., 6/72 hissenin ..., 6/72 hissenin ..., 6/72 hissenin ..., 6/72 hissenin ..., 3/72 hissenin ..., 3/72 hissenin ... oğlu ..."nın fiili kullanımında bulunduğu şerhi yazılarak tarla vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ..., dava konusu taşınmazda muris babası ..."nın da hakkı bulunduğunu ileri sürerek taşınmazda 1/7 hisse itibari ile murisi adına kullanım şerhi verilmesi istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 200 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tesciline, karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı ..., dava konusu taşınmazda muris babası ..."nın payı bulunduğunu ileri sürerek taşınmazın beyanlar hanesine miras bırakanı adına kullanım şerhi verilmesi isteminde bulunmuştur. Davalılar ise taşınmazda davacının hissesi bulunmadığını, davacının murisinin zilyetliğinin 30-40 yıl öncesinde sona erdiğini savunmuşlardır. Mahkemece, davacı taraf murisi ..."nın miras hissesi yönünden bu kişinin tüm mirasçılarının davaya muvafakatlerinin sağlanmadığı, davacının kendi miras payına yönelik ise taşınmazda kullanımı bulunmadığı gerekçe gösterilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir. İddianın ileri sürülüş şekli itibari ile davacı ..."nın, murisi ... mirasçısı olarak aynı ortaklığa dahil diğer mirasçılara karşı dava açtığının anlaşılmasına göre muris ..."ten gelen miras payı ile sınırlı olarak davaya devam edilmesi mümkün olup, diğer mirasçıların (... mirasçılarının) davaya muvafakat vermelerine ihtiyaç bulunmamaktadır. Ancak; dosya kapsamı ile dava konusu taşınmazın evveliyatında 7 kardeşe (köke) ait olduğu, davacının muris dedesi ..."nın da kardeşlerden biri olduğu, davacının da bu nedenle hak sahibi olduğu, uzun yıllar önce bu kişiler tarafından taşınmazın ekip biçmek sureti ile kullanıldığı, buna karşın yaklaşık 30-40 yıldır taşınmazın kullanılmadığının beyan edilmesi ve uzman ziraat mühendisi bilirkişi tarafından düzenlenen raporda da taşınmazın uzun yıllardır boş olduğu, tarımsal faaliyet yapılmadığından üzerinde yabancı otlar, dikenler ve çalı formunda doğal yolla yetişen ağaçların bulunduğunun belirtilmesi karşısında tespit tarihinde dava konusu taşınmazın kimsenin kullanımında bulunmadığı anlaşılmakla tereke (el birliği ortaklığı) adına bir kullanım bulunduğu hususu ispat edilemediğinden mahkemece, açılan davanın bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesinde isabet bulunmamakta ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın açıklanan nedenlerle ve karar gerekçesinin DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 03.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.