Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4088
Karar No: 2020/2548
Karar Tarihi: 04.03.2020

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2019/4088 Esas 2020/2548 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2019/4088 E.  ,  2020/2548 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacılar vekili, 09/08/2010 tarihinde motosiklet ile ana yol olan ... Caddesinde seyir halinde iken davalılardan ..."nun kullanmış olduğu araç ile davacı ... ve ... isminde davacıların bulunduğu motosiklete çarpması sonucunda ... ve ... kardeşlerin ... Devlet Hastanesine kaldırıldıklarını, ..."un tedavi gördüğü sırada 16/08/2010 tarihinde vefat ettiğini, diğer kardeş ..."un ise hayati tehlike geçirdiğini, halen de tedavisinin sürdüğünü, davacıların vefat eden ..."un annesi ve kardeşleri olup yasal mirasçıları olduğunu, kaza sonunda kardeşi ..."u kaybeden ..."un zihinsel ve ruhsal davranış bozukluğu yaşadığını ve psikiyatri bölümünce kendisine organik mental bozukluk teşhisi konulduğunu, bunun dışında aynı raporda ortopedi bölümünün kendisine sağ diz altı amputasyon % 43 olarak belirlendiğini belirterek, fazlaya ilişkin tüm hak ve tazminat talepleri saklı kalmak kaydıyla, ..."un vefatı nedeniyle anne ... için 20.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 10.000,00 TL manevi tazminat,
    Kardeş ... için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 5.000,00 TL manevi tazminat, kardeş ... (...) için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 5.000,00 TL manevi tazminat, Kardeş ... için 5.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatı ve 5.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... açısından sadece maddi zarardan teminat limiti dahilinde ve dava tarihinden diğer davalılar açısından olay tarihi olan 09/08/2010 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia savunma toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacıların davasının kısmen kabulü, kısmen reddi ile maddi tazminat bakımından; Davacı ..."un destekten yoksun kalma davasının kısmen kabulü ile; 5.799,99 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... bakımından sigorta limitiyle sorumlu olmak kaydıyla dava tarihinden, diğer davalılar bakımından kaza tarihi olan 09.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, davacı ..."un maddi tazminat davasının kabulü ile; 271.205,11 TL geçiçi ve sürekli iş göremezlik tazminatının davalı ... bakımından sigorta limitiyle sorumlu olmak kaydıyla dava tarihinden, diğer davalılar bakımından kaza tarihi olan 09.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine, davacılar ..., ... ve ..."un destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin reddine, davacılar ..., ... ve ..."un maddi tazminat taleplerinin reddine, manevi tazminat bakımından; Davacı ..."un manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 6.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ve ..."ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, davacı ..."un manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 13.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ve ..."ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya
    ilişkin istemlerin reddine, davacı ... manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ve ..."ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, davacı ..."un manevi tazminat davasının kısmen kabulü ile 3.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 09.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar ... ve ..."ndan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemlerin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı ...Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dava, trafik kazasından kaynaklanan ölüm nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı ve cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebine ilişkindir.
    Davalı ... tarafından anne ..."a oğlu ..." un vefatı dolayısıyla 07.10.2011 tarihinde 5.672,63 TL ödeme yapılmış olup, davacı ... için hesaplanan tazminattan yapılan bu ödemenin güncellenerek mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Davacılar vekilinin 08.04.2013 tarihinde UYAP üzerinden sunduğu dilekçe ile ... yönünden talep edilen maddi zararlarının ... Sigorta A.Ş tarafından karşılandığını ve sulh olma nedeniyle ... Sigorta A.Ş"ye karşı açılan maddi tazminat davasından feragat ettiklerini belirttiği anlaşılmaktadır.
    KTK"nin 91. maddesinde işletenlerin, bu kanunun 85/1. maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırma zorunluluğu getirilmiştir. Aynı Yasanın 85. maddesi ile aracın işletilmesi sırasında 3. şahısların bedeni ve maddi zarara uğratılmasından işleten doğrudan sorumlu tutulmuş, 97. madde gereğince de, zarar görenin, zarara neden olan aracın zorunlu trafik sigortacısından doğrudan talep ve dava hakkı bulunduğu belirtilmiştir. Ancak, zorunlu trafik sigortacısının zarardan sorumluluğu 93. madde gereğince belirlenen ve poliçede belirtilen teminat miktarı ile sınırlıdır.
    İşleten ve zorunlu trafik sigortacılarının 3. kişilere karşı sorumluluklarının niteliği ise kanundan doğan 818 sayılı BK"nin 51. maddesince müteselsilen sorumluluk olup, BK"nin 142/1. maddesi gereğince; alacaklı, müteselsil
    borçluların tümünden veya birinden borcun tamamen veya kısmen tahsilini isteyebilir. Borcun tamamen tahsiline kadar bütün borçluların sorumluluğunun devam edeceği de aynı yasanın 142/2. maddesinde açıklanmıştır.
    Müteselsil borçlulardan birinin alacaklıya karşı sürebileceği def"iler varsa bunu diğer borçlulardan bağımsız olarak ileri sürmesi mümkün olup, bu defi sonucu kurtulduğu borç miktarını diğer müteselsil borçlulara karşı da ileri sürebilir. Bu def"iler BK"nın 143. maddesinde gösterilen ve şahsi ilişkiler veya müteselsil borcun sebep veya konusundan doğan def"iler olup bunların dışında ileri sürülen def"iler müteselsil borçlular arasındaki rücu hakkını kaldırmaz. BK"nın şimdiye kadar sözü edilen düzenlemeler alacaklıya karşı dış ilişkilerle ilgili olup, borcun ödenmesinden sonra müteselsil borçlular arasındaki iç ilişkilerde BK"nın 144. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre müteselsil borçlular arasında aksine bir sözleşme bulunmadığı takdirde borçlulardan biri diğer borçluların durumunu ağırlaştıramaz. Dış ilişkide alacaklıya karşı sonuç doğurabilen böyle bir işlem, iç ilişkide rücu hakkını kısmen veya tamamen kaldırıcı etkiye sahip değildir.
    Diğer taraftan davadan feragat, öncelikle bir usul işlemidir. Dava konusu olayda, davalılar arasında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunduğundan davacı tarafın davalılardan birisi hakkındaki feragati usul hukuku bakımından diğer davalı aleyhine bir sonuç doğurmaz ise de, davadan feragat aynı zamanda bir maddi hukuk işlemi olduğundan, davalı ... hakkındaki feragatin, rücu hakkı bulunan diğer davalıyı etkileyip etkilemediğinin üzerinde durulması gerekir.
    Yukarıda açıklandığı üzere, davalılar alacaklıya karşı borçtan müteselsilen sorumludurlar. Mülga 818 sayıl Borçlar Kanunu"nun, müteselsil sorumlulukta borçluların iç ilişkilerini düzenleyen hükümleri gereğince, müteselsil borçlulardan biri alacaklıya borcu ödediği takdirde, diğer müteselsil borçlulara rücu hakkı bulunmaktadır.
    Bunun yanında, BK"nın 145/2. maddesine göre, sorumlulardan birinin zararı ödemesi halinde diğerleri bu oranda borçtan kurtulur. Ancak, müteselsil borçluların borçtan tamamen veya kısmen kurtulabilmeleri için alacaklının bilfiil tatmin edilmiş olması gerekir.
    Bunun aksinin kabul edilebilmesi için alacaklının açıkça davadan feragat etmiş olması veya böyle bir feragatin durumdan kesin olarak anlaşılması lazımdır. Yine BK"nın 147.
    maddesi hükmüne göre, rücu hakkından yararlanan müteselsil borçlulardan her biri ödediği miktar oranında alacaklının haklarına halef olacağına ve alacaklının diğerleri zararına müteselsil borçlulardan birinin durumunu iyileştirdiği takdirde bu fiilin neticelerini şahsen tahammül edeceğine dair hükmüne havidir.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya bakıldığında; dava açıldıktan sonra davacı ... yönünden talep edilen maddi tazminatın davalı ... şirketince ödenmesi ve sulh olunması nedeniyle davadan feragat edildiği ve dava açıldıktan sonra anne ..."a oğlu ..."un ölümü sebebiyle 07.10.2011 tarihinde davalı ... tarafından 5.672,63 TL ödeme yapıldığı anlaşılmakla mahkemece feragatin ve anne ..."a yapılan ödemenin diğer müteselsil borçlulara etkisi değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ...Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...Ş."ne geri verilmesine 04/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi