Abaküs Yazılım
20. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6770
Karar No: 2020/1413
Karar Tarihi: 02.03.2020

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2019/6770 Esas 2020/1413 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Anadolu 6. Çocuk Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanığın kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkum edildiği ancak verilen kararda bazı hukuki hatalar bulunduğu belirtilmektedir. Kararda, hüküm gerekçesinde iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılması ve suçun nitelendirilmesinin yapılmadan gerekçesiz olarak hüküm kurulması, sanığın doğum tarihinin farklı şekilde gösterilmesi, hükümden önce yürürlükte olan ve sonrasında değişen TCK maddelerinin ayrı ayrı uygulanmayarak lehe olanın tespit edilmesi gerektiği, sanığın daha önceki suçlarına ilişkin durumun araştırılması ve adli para cezasının ödenmemesi halinde yapılabilecek işlemlere dair bilgilendirme yapılması gerektiği belirtilmektedir. Kararda, bu nedenlerle hüküm bozulmuştur.
Kanun maddeleri: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası 141/3, CMK 34 ve 230, TCK 191 (5560 sayılı Kanun ile değişik), TCK 191 (6545 sayılı Kanun ile değişik), TCK 68 (6545 sayılı Kanun ile değişik), TCK 191 (5320 sayılı Kanuna eklenen geçici
20. Ceza Dairesi         2019/6770 E.  ,  2020/1413 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkeme : İSTANBUL Anadolu 6. Çocuk Mahkemesi
    Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
    Hüküm : Mahkûmiyet


    Dosya incelendi.
    GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
    1)Türkiye Cumhuriyeti Anayasası"nın 141/3. CMK"nın 34. ve 230. maddeleri uyarınca hükmün gerekçesinde, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşlerin yazılması, kanıtların tartışılarak değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen kanıtlar ile mahkemece ulaşılan kanaatin, sanığın suç oluşturduğu veya oluşturmadığı sabit görülen fiilin belirtilmesi ve bu fiilin nitelendirilmesi yapılmadan gerekçesiz olarak hüküm kurulması,
    2)Uyap’tan alınan nüfus kayıt örneği incelendiğinde, sanığın doğum tarihinin 07.09.1990 olarak düzeltildiği, gerekçeli karar başlığında ise sanığın doğum tarihinin 07.09.1992 olarak gösterilmesi karşısında, bu hususta gerekli düzeltmenin yapılmasında zorunluluk bulunması,
    3) Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı uygulanıp karşılaştırma yapılması, sonucuna göre lehe Kanun’un tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması,
    4)Sanık hakkında, bu eylemi nedeniyle denetimli serbestlik tedbiri uygulandığı, dolayısı ile hükümden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kurumunun uygulanma koşulları bulunmadığı anlaşılmakla,
    Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra;
    Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesi aksi halde 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, yargılamaya devam olunarak, hüküm kurulması gerektiği gözetilmeyerek, yazılı şekilde eksik araştırma ile karar verilmesi,
    5) Sanık 11.03.2015 tarihli duruşmada, askerlik problemi olduğu için Yusuf"un hastaneye gidemediğini beyan etmesi karşısında, ilgili Askerlik Şubesinden sanığın askerlik yaptığı tarihleri içerir bilgilerinin temin edilerek; sanığın 13.05.2014 tarihindeki hastanedeki randevusuna gitmeme nedeni olup olmadığının araştırılması; İzmir Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"nce düzenlenen 01.09.2014 tarihli çağrı yazısının sanığın bilinen en son adresine çıkartılması gerektiği halde, başka adrese çıkartıldığı ve iade edilmesi üzerine MERNİS adresine tebliğe çıkarıldığı ve Tebliğname Kanunu"nun 21/2. maddesine göre yapılan tebliği usulsüz olduğundan, sanığa yeniden çağrı yazısının usulüne uygun tebliğ edilmesi gerektiği gözetilmeden 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır" hükmü gereğince, sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtarat gönderilmediğinin anlaşılması karşısında; sanığın ilk ihtarata uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden mahkûmiyet kararı verilmesi,
    6) Yaşı küçük sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının ödenmemesi halinde, ödenmeyen adli para cezasının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun"un 106. maddesinin 4 ve 11. fıkraları uyarınca 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"a göre tahsil edileceğinin bildirilmesi gerektiği halde, 5275 sayılı Yasanın 106/4. maddesi uyarınca taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde başka bir işlem yapılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    7) Olay nedeni ile ele geçirilen ve kriminal inceleme neticesinde adli emanete alınan emanet konusunda karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 02.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi