MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi


Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
TCK"nin 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz sırasında nazara alınması mümkün bulunmuş, hüküm fıkrasında TCK"nin 43/1. maddesi uyarınca 1/4 oranında artırım yapılması sırasında hesap hatası sonucu hapis cezasının "8 yıl 16 ay 15 gün" yerine "9 yıl 4 ay 15 gün" olarak belirlenmesi sonuca etkili olmadığından bozma nedeni sayılmamış, suç tarihine göre nitelikli zimmet suçuna kanunda öngörülen cezanın miktarı itibarıyla tabi olduğu ilaveli dava zamanaşımı süresi gerçekleşmediğinden ek tebliğnamedeki düşürülme isteyen görüşe iştirak edilmemiş, bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
CMUK"un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle cezanın 5 yıl 10 ay üzerinden infaz olunacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken sanığın 5 yıl 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi,





Kanuna aykırı, sanık müdafin ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden ve aynı Kanun"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 5 numaralı bendinin 2. paragrafının "CMUK"un 326/son maddesi ve aleyhe değiştirme yasağı ile kazanılmış hakkı gözetilerek sanığın infaz edilmesi gereken sonuç cezasının 5 yıl 10 ay hapis cezası olarak belirlenmesine," şeklinde değiştirilmesi suretiyle eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA 02/11/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.