Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, suçun unsurlarının oluşmadığına, eksik inceleme ile hüküm tesis edildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanık hakkında hükmedilen adli para cezasının, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. maddesi uyarınca taksitlendirilmesine karar verildikten sonra, taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde, geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceğinin ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken, “taksitlerden birisi süresinde ödenmediği takdirde kalan ayların taksitlerinin tamamının bir defada sanıktan alınmasına” karar verilip, ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğine ilişkin ihtarın TCK"nın 52/4. maddesi yerine, infaz aşamasına ilişkin olan 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi gereğince yapılması, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün beşinci bendinin son cümlesinin “taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına” şeklinde değiştirilmesi ve hükümden altı numaralı bendin çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.