2. Ceza Dairesi 2014/33864 E. , 2017/5477 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun bilinen adreste tebligatı düzenleyen 10.maddesinin 1.fıkrasına göre tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 sayılı Kanun"un 3.maddesi ile eklenen aynı maddenin 2.fıkrasına göre ise bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır.
Somut olayda, sanığın bilinen en son adresinin 25/09/2013 tarihli duruşmada bildirdiği " ... ” adresi olduğu, mahkemece gerekçeli kararın sanık adına daha önce usulüne uygun herhangi bir tebligat yapılmamış mernis adresi olan “ ...” adresine tebliğe çıkartılarak babası ..."e tebligat yapıldığı, Tebligat Kanunu"nun 35. maddesine göre çıkartılan tebligatın geçersiz olduğu, bu nedenle sanığın karardan usulüne uygun olarak haberdar edilmediği anlaşılmakla, sanığın öğrenmeyle verdiği 30/01/2014 tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi"nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş, hüküm tarihine kadar yapılan yargılama gideri toplamı, 5271 sayılı CMK"nın 324/4 maddesinde atıfta bulunulan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar olan 20 TL"den az olduğu halde yargılama giderinin sanıktan tahsiline karar verilmiş ise de; hüküm kesinleşinceye kadar yapılacak yargılama giderlerinin de toplam yargılama gideri kapsamında olması nedeniyle hükmün kesinleştiği tarihte sanıktan tahsili gereken yargılama giderinin yukarıda açıklanan terkin miktarından az olması halinde Devlet Hazinesi üzerinde bırakılmasının infaz aşamasında değerlendirilmesi mümkün görüldüğünden tebliğnamedeki 3 nolu bozma düşüncesine katılınmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1-... Emniyet Müdürlüğünce 15/08/2013 tarihli yazısından “güvenlik kamerası görüntülerinin hırsızlık büro amirliğinde yapılan incelemeleri neticesinde görüntülerdeki şüpheli şahsın sanık ... olduğunun değerlendirildiğinin” bildirildiğinin, ... Emniyet Müdürlüğü Radyo TV ve Foto-Film Şube Müdürlüğünün 17/07/2013 tarihli raporundan ise “Tetkik konusu görüntülerin kayıt çözünürlüğünün düşük olması, ortam aydınlatmasının yeterli düzeyde olmaması ve şüpheli şahıs veya şahısların yüzünü temsil eden görüntü bilgisinin yeterli düzeyde olmaması sebebiyle teşhise elverişli nitelikte görüntülerin elde edilebilmesinin mümkün olamadığının” anlaşılması karşısında, iş yeri güvenlik kamerasına ait görüntüler ile sanığa ait fotoğrafların Emniyet veya Jandarma Kriminal Laboratuvarına gönderilerek görüntülerdeki şahsın sanık ... olup olmadığının tespiti gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2- Sanığın tekerrüre esas alınan ... 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 2007/248 E, 2007/464 K sayılı 1 yıl 9 ay 20 gün hapis cezasından ibaret mahkumiyetinin, 16/05/2010 tarihinde infaz edildiği, 5237 sayılı TCK"nın 58/2-b maddesi uyarınca, önceden işlenen suçtan dolayı hükmedilen bu cezanın infaz edildiği tarihten itibaren 3 yıl geçtikten sonra yeni suç işlenmesi halinde tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın suç tarihi itibari ile de adli sicil kaydında tekerrüre esas nitelikte başkaca bir mahkumiyet kaydının bulunmadığı gözetilmeden, sanığın tekerrüre esas mahkumiyeti bulunduğu gerekçesiyle, 5237 sayılı TCK’nun 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 11/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.