20. Hukuk Dairesi 2016/2900 E. , 2017/7923 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında ... ili, ... ilçesi, ... köyü, 107 ada 10 parsel sayılı taşınmaz 2631,43 m2 yüzölçümü ile senetsizden tarla vasfıyla Hazine adına tespit görmüş ve edinme sebebinde 20 yılı aşkın süredir ..."ın kullanımında olduğu açıklanmıştır; 107 ada 18 parsel sayılı taşınmaz 9874,21 m2 yüzölçümü ile senetsizden çalılık vasfıyla Hazine adına tespit görmüş ve edinme sebebinde ... Köyü Tüzel kişiliğine ait olduğu açıklanmıştır; 107 ada 19 parsel 84.825,44 m2 yüzölçümüyle senetsizden çalılık vasfıyla Hazine adına; 111 ada 1 parsel 60.368,76 m2 yüzölçümüyle senetsizden çalılık vasfıyla Hazine adına; 114 ada 1 parsel 4900,49 m2 yüzölçümüyle senetsizden çalılık vasfıyla Hazine adına tespit görmüşlerdir.
Davacı ... Yönetimi vekili, 23.05.2013 tarihli dilekçesinde; çekişmeli taşınmazların kısmen orman tahdit sınırları içinde kaldıklarını iddia etmiş, 02.03.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile 107 ada 10 parselin kısmen diğer parsellerin tamamının eylemli orman vasfında olduklarından orman vasfıyla Hazine adına tescillerini talep etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul reddine, 107 ada 18 ve 19 parseller, 111 ada 1 parsel ve 114 ada 1 parsellerin kadastro tespitlerinin iptali ile orman niteliği ile Hazine adına tescillerine; 107 ada 10 parselin tespit gibi tesciline; ... yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekili tarafından 107 ada 10 parsel yönünden temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Yörede 1956 yılında yapılan genel arazi kadastrosu sırasında çekişmeli taşınmaz tespit harici bırakılmış, 1949 yılında orman kadastrosu, 1975 ve 1984 yıllarında 2. madde ve 2/B madde uygulaması yapılmıştır.
1-)Dava konusu 107 ada 10 parsel yönünden; mahkemece yapılan inceleme ve araştırma hükme yeterli değildir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 3116 ve 6831 sayılı kanunlara göre yapıldığı anlaşılan ilk orman tahdidi ile 1744, 2896, 3302 ve 3373 sayılı kanunlara göre yapılmışsa aplikasyon, orman kadastrosu ve 2/B madde uygulamalarına ilişkin ayrı ayrı işe başlama, çalışma, işi bitirme tutanakları ile sonuçlarının ilanına ilişkin askı ilan tutanaklarının, taşınmazın bulunduğu yeri orman tahdit sınır noktalarıyla birlikte gösteren ilk orman tahdit harita örneğinin, aplikasyon ve 2/B madde uygulama harita örneklerinin orijinallerinden çekilmiş onaylı, renkli fotokopi örneklerinin dosyada yer alması, eski tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ile dava tarihinden 20 yıl öncesine ait memleket
haritası ve hava fotoğrafı ilgili yerlerden getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (...) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; kesinleşmiş orman kadastrosu, varsa aplikasyon ve 2/B madde haritaları ile tapulama paftası ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 4 ya da 5 orman tahdit sınır (OTS) noktası görülecek biçimde dava konusu taşınmazın ve komşu taşınmazların orman kadastrosu ve aplikasyon hattına göre konumu, orman kadastro haritasındaki sınır noktaları ile varsa aplikasyon haritasındaki sınır noktaları kadastro paftası üzerinde ayrı renkli kalemlerle çizilmeli; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01.06.1988 gün ve 31/13 E.K.; 14.03.1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13.06.1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 03.03.2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli, taşınmaz tahdit dışında ise en eski tarihli hava fotografı ve bu fotoğraftan üretilen memleket haritası ile davanın açıldığı tarihten 20 yıl öncesine ait hava fotoğrafları ile memleket haritaları fen ve orman bilirkişileri tarafından incelenmeli hava fotoğraflarının ölçeğini kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeğinin de hava fotoğrafı ölçeğine bilgisayar ortamında (Net-Cad veya benzeri programlar kullanılarak) çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de gösterecek şekilde birbiri üzerine ablike edilmek suretiyle, dava konusu taşınmazın konumunu çevre parsellerle birlikte memleket haritası ve hava fotoğrafları üzerinde ayrı ayrı gösterilmesi ayrıca hava fotoğrafları, kadastro paftası ile çakıştırılıp stereoskop aletiyle incelenerek, davaya konu taşınmazların üzerindeki bitki örtüsünün ve bitki örtüsünü oluşturan unsurların sayı olarak tarif edildiği, ağaçların cinsi, yaşı, kapalılık oranı, hakim ağaç türü ve varsa kullanım durumunu belirtir bilirkişilerin onayını taşıyan, duraksamaya yer vermeyecek nitelikte kroki düzenlettirilmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
2)Dava konusu yapılan 111 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ... Kadastro Mahkemesinin 2017/84 Esas sayılı dosyasında da davalı olduğu anlaşılmakla aynı taşınmaz hakkında birbiriyle çelişkili kararlar çıkmaması için iki davayı birleştirip sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bu parsel yönünden de hükmün bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; bir ve iki nolu bentler gereğince davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 107 ada 10 parsel ve 111 ada 1 parsel yönünden BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 17/10/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.