Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/16198 Esas 2015/2724 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/16198
Karar No: 2015/2724
Karar Tarihi: 26.02.2015

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2014/16198 Esas 2015/2724 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, müvekkilinin banka havalesi yoluyla davalı şirkete borç verdiğini ancak alacağının ödenmediğini, itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ise borç verilmediğini iddia etmiş ve davanın reddedilmesini istemiştir. Mahkeme, ödemelerin borç vermek amacıyla yapıldığını kanıtlayacak yeterli delil olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Ancak, davalı tarafın iddiasını kanıtlaması gerektiği vurgulanarak karar bozulmuştur.
Maddi olaya ilişkin kanun maddesi belirtilmemiş olsa da, kararda bahsedilen HUMK 433. maddesi, temyize cevap dilekçesinin belirli bir süre içinde verilmesi gerektiğini düzenlemektedir.
19. Hukuk Dairesi         2014/16198 E.  ,  2015/2724 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, müvekkilinin banka havalesi yoluyla davalı şirkete 37.000,00 TL borç verdiğini ancak davalı tarafından alacağının ödenmediğini, davalı aleyhine yapılan icra takibinin davalının itirazı ile durduğunu bildirerek itirazın iptaline, takibin devamına ve inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının müvekkiline borç vermediğini, ödemenin davacının borcu nedeniyle yapıldığını bildirerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, dava konusu ödemelerin “... ...” açıklaması ile gönderildiği, ancak bu açıklamanın tacir olan davacı yönünden borç vermek amacıyla para gönderildiğini kanıtlamaya yeterli olmadığı, davacı defterlerinin usulüne uygun düzenlenmediği ve davacının davalıya yemin teklif etmediği, bu durumda davacı iddiasının kanıtlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Davalı vekili, davacı vekilinin temyiz dilekçesine karşı düzenlediği temyize cevap dilekçesinde hükme ilişkin temyiz itirazlarını ileri sürmüşse de söz konusu dilekçenin HUMK’un 433. maddesinde öngörülen 10 günlük yasal süre içinde verilmediği anlaşıldığından, davalı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden reddi gerekmiştir.
    2-Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince, havale kural olarak bir borcun ödenmesi için gönderilir, ancak havale üzerinde “... ...” şerhinin düşülmesi bu havalenin borç ödeme ile ilgisinin olmadığını göstermektedir. Havale makbuzundaki işlem açıklanmış olmasına göre ödemenin davacının borcu nedeniyle yapıldığına ilişkin iddianın davalı tarafından kanıtlanması gerekir. Mahkemece ispat külfeti yönünden yanılgılı değerlendirme yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz isteminin reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.