MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-a, 53 maddeleri gereğince mahkumiyet

Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın,kimliği tespit edilemeyen bir şahıs ile müştekinin evine su içmek bahanesi ile gittiği, müştekiyi evde büyü olduğuna inandırarak bir takım kelimeler söylediği, büyünün bozulması için altınsuyu ile yıkanman lazım, evdeki altınlarını getir diyerek müştekiyi ikna ettiği, müştekinin sanığın sözlerine inanarak, altınlarını başörtüsüne koyarak sanık ve yanındaki kişiye verdiği, sanık ve yanındaki kişinin yine bir takım sözler söyleyerek müştekiye farkettirmeden altınları alıp başörtüsünü geri verdikleri, müştekinin başörtüsünü diğer odaya bırakmak için gittiği, sonra sanık ile arkadaşının müştekiye dışarı çıkıp taş toplamamız lazım diyerek müşteki ile beraber evden çıktıkları, sonra müştekiyi eve geri gönderdikleri, müştekinin evde altınları bulamadığı, sanığın bu suretle dini inanç ve duyguların istismar edilmesi suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; sanık savunmaları, müşteki ve tanık beyanı, tüm dosya kapsamına göre mahkemenin mahkumiyet hükmünde ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın atılı suçu işlemediğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 09/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.