14. Hukuk Dairesi 2017/1771 E. , 2017/8027 K.
"İçtihat Metni"
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18.02.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, alacak talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.04.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, tapu iptal ve tescil istemli açılmıştır.
Davacı Hazine, evveliyatı harman yeri olan dava konusu taşınmazların kadastro çalışmaları yapılırken belediye adına tescil edildiğini, taşınmazın harman yeri olması nedeniyle Hazine adına tescil edilmesi gerektiğini belirterek tapu iptali ve tescil talebinde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile, 4711 ada 12 parselde davalı ... başkanlığına ait 75/341 hisseye ilişkin, 4711 ada 2 parselde davalı ... başkanlığına ait 167/1023 hisseye ilişkin, 4711 ada 7 parselde davalı ... başkanlığına ait 50/159 hisseye ilişkin ve 4711 ada 1 parselde davalı ... adına tapuya kayıtlı bulunan taşınmazlara ait tapu kayıtlarının iptali ile davacı hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, davacı Hazine tarafından açılan alacak davasının kabulü ile 6.400,00 TL alacağın 02.08.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı kurumdan alınarak davacı kuruma verilmesine karar verilmiştir.
Hükmü taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Mahkemenin önceki 01.02.2013 tarihli davanın kabulüne ilişkin kararı Dairemizin 17.02.2015 tarihli kararı ile ilamda yazılı gerekçelerle bozulmuştur.
Mahkemece bozmaya uyulmuştur.
Davacı Hazine vekili, 28.09.2015 havale tarihli dilekçesinde bozma kararı doğrultusunda 4711 ada 13 parsel sayılı taşınmazın davalı adına kayıtlı iken yargılama sırasında 02.08.2010 tarihinde dava dışı satılarak devredilmiş olması nedeniyle HMK"nın 125. maddesi uyarınca bu parsel yönünden seçimlik haklarını tazminat davasına dönüştürdüklerini; ancak, bununla birlikte dava konusu 4711 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı adına kayıtlı iken 17.05.2011 tarihinde dava dışı adına, 4711 ada 7 parsel sayılı taşınmazdaki davalı ... payının da 12.11.2013 tarihinde satış yolu ile dava dışı 3. kişiler adına kayıtlı olması nedeniyle bu parseller yönünden de seçimlik haklarını tazminat istemine yönelik olarak kullandıklarını belirtmiştir.
Gerçekten, bozmadan sonra dosyaya getirilen dava konusu taşınmazlara ait tapu kayıtlarının incelenmesinden 4711 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ile 4711 ada 7 parsel sayılı taşınmazdaki davalı ... paylarının yargılama sırasında dava dışı üçüncü kişilere satılarak devredildiği anlaşılmaktadır.
O halde, mahkemece yapılması gereken iş, davacı vekiline 4711 ada 1 parsel ile 4711 ada 7 parsel sayılı taşınmazlar yönünden de bir önceki bozma kararımızda belirttiğimiz gibi HMK"nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkının hatırlatılması olmalıdır. Ancak, davacı Hazine vekili 28.09.2015 tarihli dilekçesinde, bozmada değinilen 4711 ada 13 parsel ile birlikte 4711 ada 1 ve 4711 ada 7 parseller yönünden de seçimlik haklarını tazminat davasına dönüştürmek suretiyle kullandıklarını belirtmiş olduğundan, bu yönde inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde davalı belediyenin satarak devretmek suretiyle mülkiyet hakkının kalmadığı 4711 ada 1 ve 7 parseller yönünden de infazı mümkün olmayacak şekilde tapu iptal ve tescil kararı verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.