Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/3012 Esas 2017/4472 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Suça sürüklenen çocuk hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında, suça sürüklenen çocuğun savunmasında, doğum tarihinde değişiklik yapılmasına ilişkin işlemleri...isimli bir şahsın yapmış olduğunu beyan etmesi, suça sürüklenen çocuğun, Hatay 2.Ağır Ceza Mahkemesin 2013/230 Esas, 2015/272 Karar sayılı dosyasında yargılanarak kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan mahkum olan sanıklar tarafından sahtecilik işlemlerinin yapıldığını bildiğine ve bu kişilerle ilişkisi olduğuna dair somut bir delil bulunmaması, ayrıca suça sürüklenen çocuğun nüfus kaydında, Reyhanlı Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/60-306 Esas Karar nolu 02.11.2007 tarihli ve 03.12.2007 tarihinde kesinleşen ilamına dayalı olarak doğum tarihinin 05.03.1990 iken 05.03.1986 olarak değiştirildiği belirtilmiş ise de, sözkonusu ilamın aslı ya da onaylı örneğinin bulunmaması, sahte olduğu anlaşılan ilamın gerçekte var olup olmadığının da anlaşılamaması ve üzerinde aldatma kabiliyeti yönünden değerlendirme yapılmasının mümkün olmadığının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuğun eyleminin TCK"nın 204/1,43 maddesi kapsamında kalan zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu, suç tarihinde 15 yaşını tamamlayıp henüz 18 yaşını doldurmamış olan çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nın 204/1 ve 31/3. maddelerinde tanımlanan suç için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun"un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerine göre hesaplanan 7 yıl 12 aylık zamanaşımı süresinin, en aleyhe kabulle sahte nüfus bilgisine sahip pasaportla yurtdışına çıkış tarihi olan 19.01.2008 suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, zamanaşımı sebebiyle düşme kararı verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Yasaya aykırı, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan suça sürüklenen çocuk hakkındaki kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e, 66/2, 67/4 ve 5271 sayılı Yasa"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 12.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.