Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/5265
Karar No: 2019/1549
Karar Tarihi: 11.02.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/5265 Esas 2019/1549 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, bir kooperatifin taşınmazı üzerinde davalı tarafından yapılacak dairenin satışı konusunda sözleşme imzalamış ve peşin ödeme yapmıştır. Fakat daire teslim edilmemiştir. Davacı, dairenin teslimi veya ödediği para ile cezai şartın fazlasının davalıdan tahsil edilmesini istemiştir. Mahkeme önceki kararı doğrultusunda davacının talebini reddetmiştir. Ancak Yargıtay, davalı tarafından ibraz edilen tarihsiz ibra belgesi, sahtecilik suçuna ilişkin ceza mahkemesi kararı ve sözleşmenin incelenmeden hüküm kurulmasını doğru bulmadığı için kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HUMK) Madde 440/I: Karar düzeltme yolu açık olmak üzere kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde düzeltme isteğiyle mahkemeye başvurulabileceği.
13. Hukuk Dairesi         2016/5265 E.  ,  2019/1549 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, dava dışı kooperatifin taşınmazı üzerinde davalı tarafından yapılacak dairenin satışı konusunda 26.07.2002 tarihinde davalı ile sözleşme imzaladığını ve davalıya 14.000,00-TL peşin ödeme yaptığını, bu sözleşmede eksik unsurlar bulunduğundan 20.01.2003 tarihinde noter sözleşmesi yapıldığını, kısa bir süre sonra 3. bir sözleşme daha yapılıp dairenin teslim tarihinin 01.06.2004 olarak kararlaştırıldığını, ayrıca dairenin bu tarihte teslim edilmemesi halinde davalının 15.000,00-TL cezai şart ödemesinin öngörüldüğünü, davalıya toplamda 37.242,00-TL ödeme yaptığı halde dairenin teslim edilmediğini ileri sürerek, öncelikle dairenin teslimi, olmadığı takdirde davalıya ödenen para ile cezai şartın fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 8.000,00-TL"sinin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Davacı eldeki dava ile, davalıdan satın aldığı dairenin teslimini, olmadığı takdirde davalıya ödediği paranın ve ceza şart bedelinin tahsilini istemiş; davalı ise kendisine ödeme yapılmadığını, kooperatif ile imzaladığı sözleşmenin feshedildiğini ve uhdesinde bulunan tüm parayı kooperatife iade ettiğini savunarak davanın reddini dilemiş; mahkemece, kooperatif ile davalı arasında düzenlenen sözleşme gereğince davacı da dahil olmak üzere tüm üyelerden alınan paraların, kooperatif ve davalı arasındaki sözleşmenin fesh edilmesi nedeniyle davalı tarafından kooperatife iade edildiği, davacının üyelik boyunca yaptığı toplam ödemenin 16.730.000 (eski TL ile) olduğu, davacı tarafından yapılan ödemelerin kooperatif uhdesinde bulunduğu, davalının uhdesinde herhangi bir para bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosyanın incelenmesinde; taraflar arasında imzalanan 26.07.2002 tarihli satış sözleşmesi ile davalı tarafından yapılan dairelerden bir tanesinin davacıya satıldığı, sözleşmede 14.800.000.000-TL (eski TL ile) peşin ödendiğinin yazıldığı, daha sonra bu sözleşmeye ek olarak 20.01.2003 ve 25.01.2003 tarihli sözleşmelerin imzalandığı, davalının tüm sözleşmelerdeki imzaların kendisine ait olduğunu kabul ettiği, davalı tarafından ibraz edilen tarihsiz "Ben ..., ..."la aramda 26.07.2002 tarihli satış sözleşmesinde 14.800.000 TL peşin ödediğim parayı iade aldım. 13.12.2002 tarihli yeniden kooperatif üyeliğime karar verildiğinden 20 Ocak 2003 tarihli noter satış sözleşmesi ve diğer tüm sözleşmeler geçersizdir. Daire maliyeti (2002) yılı fiyatı 24.7000.000 TL"dir. Daire alınırsa yasal faizi uygulanacaktır." yazılı olan ve altında ... isim ve imzası bulunan belgeye ve imzaya davacı tarafından itiraz edildiği, yapılan imza incelemesi sonucu düzenlenen 26.04.2012 tarihli bilirkişi raporunda; belge altındaki imzanın davacının elinden çıktığı, belgenin, davacının başka bir amaçla imzalamış olduğu bir belgenin imza kısmı kalacak şekilde diğer bölümlerinin koparılması, bilahare isim yazısı ve atılı bulunan imza üzerine daktilo ile mevcut yazıların yazılması suretiyle tahrifen oluşturulduğu tespit edilmiş, davalı hakkında anılan bu belgeyle ilgili olarak özel belgede sahtecilik suçundan açılan dava sonunda ... 5. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 20.03.2014 tarih ve 2013/454 esas, 2014/201 karar sayılı kararı ile davalının özel belgede sahtecilik suçunu işlediği sabit görülerek cezalandırılmasına ve verilen ceza hükmünün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmış olup, mahkemece, 26.07.2002 tarihli sözleşme, davalı tarafından ibraz edilen tarihsiz ibra belgesi ve ceza mahkemesi kararı değerlendirilmeden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. O halde mahkemece, 26.07.2002 tarihli "..14.800.000.000 TL peşin ödedim..." ibareleri yazılı sözleşme, davalı tarafından ibraz edilen "Ben ..., ..."la aramda 26.07.2002 tarihli satış sözleşmesinde 14.800.00 TL peşin ödediğim parayı iade aldım...." ifadeleri yer alan tarihsiz ibra belgesi ve ... 5. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 20.03.2014 tarih ve 2013/454 esas, 2014/201 karar sayılı kararı da değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre, davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bent gereğince davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi