Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/2439
Karar No: 2016/230
Karar Tarihi: 21.01.2016

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/2439 Esas 2016/230 Karar Sayılı İlamı

6. Hukuk Dairesi         2015/2439 E.  ,  2016/230 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Menfi tespit

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, kira sözleşmesinin müşterek müteselsil kefili tarafından kiraya veren aleyhine açılan uzayan dönem kira bedelleri ile aidat giderinden sorumlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı dava dilekçesinde, 15.03.2012 başlangıç tarihli 1 yıl süreli mesken olarak kullanılmak üzere kiraya verilen yer ile ilgili yapılan kira sözleşmesini müşterek müteselsil kefili olarak imzaladığını, kiraya veren tarafından başlatılan 26.02.2014 tarihli icra takibinde 2013 yılının Eylül, 2014 yılının Şubat ayı arasındaki kira bedelleri ile aidat giderinin tahsilinin istendiğini, sözleşmenin 14. maddesinde uzayan döneme ilişkin sorumluluğunun devam ettiği belirtilse de hangi miktar ve hangi süre ile sorumluluğun sınırlandırıldığının açık olmadığını belirterek icra takibine konu edilen borçtan sorumlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı cevap dilekçesinde, sözleşmenin 14. maddesi ile 2. maddesinin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini sözleşme süresinin 3 yıl ile sınırlandırıldığını, kira artışının Tefe ve Tüfe endeksine göre yapılacağının kararlaştırıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davalı kiraya veren tarafından .... İcra Müdürlüğü’nün 2014/4653 esas sayılı dosyasında davacı müşterek müteselsil kefil hakkında 2013 Eylül - 2014 Şubat arası kira bedeli ile aidat alacağının tahsili amacıyla icra takibi başlatılmıştır.Takibe dayanak yapılan ve hükme esas alınan 13.03.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesine davacının müşterek müteselsil kefil sıfatı ile imza attığı konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, kefaletin süresinin ve kapsamının sözleşmede açıkça belirli olup olmadığı noktasındadır. Borçlar Kanunu"nun 484.maddesi (TBK."un 583.mad) hükmüne göre kefaletin geçerli olabilmesi için kefalet süresinin ve kefilin sorumlu olacağı miktarın sözleşmede gösterilmesi gerekir. Kefalet süresinin ve kefilin sorumlu olacağı azami tutarın gösterilmemesi halinde kefalet ancak kira sözleşmesinde kararlaştırılan kira süresi için geçerlidir. Uyuşmazlığa konu 15.03.2012 başlangıç tarihli kira sözleşmesi incelendiğinde, sözleşmenin 2. maddesinde; “Kira müddeti 1 senedir. Kira müddeti bitiminde mal sahibinin muvafakati olup da sözleşmesinin yenilenmesi halinde artış miktarı her yıl Tefe Tüfe endeksi ortalaması alınarak artacaktır. Bu kontratın toplam süresi 3 yıldır. 3 yıl sonra kontrat geçersizdir”, sözleşmenin 14. maddesinde ise; “Taraflar arasında akdedilen kontratın hukuki ve mali şartlarını kabul eden, müşterek ve müteselsil kefil işbu kontrattan ve mecurla alakalı elektrik, su doğalgaz, yönetim giderleri ve sair yükümlülükleri de kapsamak üzere kiracıyla birlikte müşterek ve müteselsil sorumlu olduğunu kabul ve taahhüt eder. Kefilin bu sorumluluğu sözleşme devam ettiği sürece ve yenilendiği takdirde bildirim ve yeniden kabulüne gerek kalmadan devam edecektir…” şeklinde düzenleme yapıldığı anlaşılmaktadır. Sözleşmenin 2. maddesi ile 14. maddesi birlikte değerlendirildiğinde sözleşmenin 15.03.2015 yılına kadar uzadığı, artış şartına göre sorumlu olunacak azami kira bedelinin de belli olduğu anlaşılmaktadır. Buna göre kira alacağı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulüne karar verilmiş olması doğru değildir.
    Hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 21/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi