11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1662 Karar No: 2017/4464 Karar Tarihi: 12.06.2017
Mühür bozma - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/1662 Esas 2017/4464 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık işletmecisi, ruhsatının süresinde yenilenmemesi nedeniyle mühürlenmesine rağmen denetim sırasında açık olduğunun tespit edilmesi üzerine mühür bozma suçundan mahkum olmuştur. Sanık, mührü kendisinin açabileceğinin söylenmesi üzerine faaliyetine devam ettiğini iddia etmiş, ancak mahkeme, maddi gerçeğin tespiti için eksik araştırma yapıldığı gerekçesiyle kararı bozmuştur. Kararda, 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi kararıyla yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi, 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2016/1662 E. , 2017/4464 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Mühür bozma HÜKÜM : Mahkumiyet
1-Sanığın işletmeciliğini yaptığı, ruhsatının süresinde yenilenmemesi nedeniyle 09.08.2007 tarihinde Belediye ekiplerince mühürlenen işyerinin, 22.01.2008 tarihinde yapılan denetimde açık olduğunun tespiti sebebiyle sanığın mühür bozma suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu olayda; sanığın savunmasında, ruhsat yenileme işleminden kaynaklanan idari para cezasını belediyeye ödediğini, ancak mührü açacak olan ekiplerin hazır olmadığından bahisle mührü kendisinin açabileceğinin söylenmesi üzerine mührü kaldırararak faaliyetine devam ettiğini belirtmesi, mahkemece Beyoğlu Belediye Başkanlığına bu hususta yazılan 14.11.2013 tarihli müzekkereye verilen cevabı da yalnızca mühürleme tutanaklarının gönderilmiş olması ve sorulan hususlara cevap verilmemiş olması karşısında; maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, müşteki Beyoğlu Belediyesi‘nden yeniden sanığın suç tarihi öncesinde belediyeye başvurarak ruhsat yenileme işlemlerini gerçekleştirip gerçekleştirmediği, mührün bu şekilde vatandaşlarca kaldırılması şeklinde bir uygulama olup olmadığı hususları sorulduktan sonra, toplanan tüm delillere göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması, 2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 12.06.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.