Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/6887
Karar No: 2010/1484
Karar Tarihi: 01.04.2010

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2009/6887 Esas 2010/1484 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2009/6887 E.  ,  2010/1484 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tescil İstemli

    ... (Çolak) ile Hazine ve Özdere Belediye Başkanlığı aralarındaki tescil davasının kabulüne dair Menderes Asliye Hukuk Hâkimliğinden verilen 07.03.2008 gün ve 762/214 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi davalı Hazine vekili ile davalı ... Belediye Başkanlığı vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
    KARAR

    Davacı vekili, dava dilekçesinde; mevkii ve sınırlarını açıkladığı yaklaşık 6 dönüm miktarındaki taşınmazın vekil edeni adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davalı ... vekili, dava konusu yerin Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan fundalık ve çalılık yerlerden olduğunu, imar ve ihya ile taşınmaz edinme koşullarının oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, teknik ve uzman bilirkişiler ...,... ve ...’ın birlikte sundukları 18.12.2006 günlü rapor ve krokilerinde A harfiyle gösterilen 3141.64 m2"lik taşınmaz hakkındaki davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı ... Belediye Başkanlığı vekili ile Hazine vekili tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuksal sebeplerine dayalı olarak TMK. nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddeleri gereğince açılan tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, teknik ve uzman bilirkişilerin birlikte sundukları 18.12.2006 tarihli krokide A harfiyle gösterilen taşınmaz bölümü hakkındaki davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Uyuşmazlık konusu taşınmaz Menderes Kadastro Müdürlüğünün 7.3.2008 gün ve 205/338 sayılı yazılarına göre, Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu mülga 5602 ve 766 sayılı Kanunlar gereğince tescil edilmeme zorunluluğu olduğu için 1956 yılında tescil harici bırakılan yerlerden olduğu anlaşılmıştır. Dosya arasında bulunan orijinal kadastro paftasında ise, 415 ve 416 sayılı parsellerin doğusunda ve güneyinde yer alan dava konusu taşınmaz üzerinde paftada, fundalık ve çalılık ibarelerinin yer aldığı görülmüştür. Dosya arasına konulan... tarafından açılan ve 14.9.1993 tarihinde kesinleşen İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1989/940 E., 1991/ 1004 K. sayılı kararına esas alınan teknik bilirkişi...’in dosyaya sunduğu 13.6.1990 tarihli raporuna ekli krokide taşınmazın yerinin “çalılık ve fundalık” olarak gösterildiği saptanmıştır. Kesinleşen hükme esas alınan taşınmaz paftada 419 sayılı parselin doğusunda bulunmaktadır. Eldeki dava bakımından da kabulüne karar verilen ve A harfiyle işaretlenen yer ise, 416 sayılı parselin doğusunda ve 415 sayılı parselin güneyinde yer almaktadır. Her iki dosyadaki kroki karşılaştırılmasında dava konusu yerin kesinleşen davaya ait krokinin düzenlendiği 13.6.1990 tarihinde halen çalılık ve fundalık olduğu, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesi gereğince imar ve ihyasının yapılmadığı belirlenmiştir. Davacı ... tarafından ise, 18.3.2005 tarihinde söz konusu bu dava açılmıştır. Bu durum karşısında TMK. nun 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14 ve 17. maddeleri gereğince zilyetliğe dayalı imar ve ihya yoluyla taşınmaz edinme koşullarının davacı yararına oluşmadığı kesinleşen dosyaya esas alınan kroki ve o dosyada bulunan delillerle anlaşılmıştır. Kesinleşen dosyadaki bu durum eldeki dava bakımından güçlü delil teşkil eder.
    Açıklanan güçlü delil durumu karşısında dava dosyasında bulunan yerel bilirkişi ve tanık beyanlarına üstünlük tanınamaz ve değer verilemez. Güçlü delil kabul edilen dosyanın keşfin yapıldığı ve krokisinin düzenlendiği 1990 yılından, davanın açıldığı 18.3.2005 tarihine kadar 20 yıllık kazanma süresi henüz dolmamıştır. Kaldı ki, kural olarak imar ve ihyanın tamamlandığı tarihten dava tarihine kadar 20 yıllık süre hesaplanmaktadır.
    Saptanan bu somut ve hukuki olgular karşısında güçlü delil nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırıdır.
    Davalı Hazine ve Özdere Belediye Başkanlığı vekillerinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı olan yerel mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle ve HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA ve 14,00 TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davalı ... Belediye Başkanlığına iadesine 01.04.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi