11. Hukuk Dairesi 2015/12702 E. , 2017/3911 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08/04/2015 tarih ve 2013/146-2015/268 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı şirket temsilcisi tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, 03/09/2012 tarihli dilekçesi ile, daha önce mahkemece haklarında davanın reddine karar verilip Dairece de onanarak kesinleşen dava dosyası hakkında, red kararına esas olan gerçek dışı ve sahte bilgi ile yanıltma amaçlı bilirkişi raporunun deşifre edildiğini, 26 Nisan 2012 tarihli yeni bir gerçek bilirkişi raporuyla da belgelendiğini, hesap ismi ve adresinin sahte olduğunu, ... Bank A.Ş"nin şirketin adresini 1996 yılında farklı gösterip gizlice çift kayıt şeklinde açıp işlettiği, yolsuzluğun mahkeme kararına alınmasının yargılamanın yenilenmesi nedeni olduğunu zira, ... Başkanlığı"nın 2.2.2010 tarihli 39 sayılı yazısı ile "kullandırılan krediye ilişkin firma kaşesi veya firma kefili olarak imzanızı taşıyan kredi kullandırım fişi, dekont, makbuz vb.bir belgeye kredi dosyasında rastlanmamıştır" bildirim yapıldığını böyle bir cevabın 13 yıllık yargılama sürecinde verilmediğini, ..."nin kamu adına yapması gereken soruşturma ve yolsuzluk işlemini yetkili makamlara kasten bildirmediğini, ayrıca yargılama sırasında kasten gerçeğe aykırı bilirkişi raporu hazırlandığı hususunun kanıtlandığını, davaya konu olan olay 1997 yılındaki sigorta ücretinin ... Bank tarafında usulsüz olarak fazla tahsil edilmesi eylemi olduğu halde bilirkişinin 1998 yılındaki iş yerini su basması hasar bedelini yanıltma amaçlı gerçek dışı şekilde rapor ettiğini, temsilcisi olduğu şirketin üç adet ihracat işlemi yaparak üç adet döviz alım belgesi düzenlediği şeklinde hakikate aykırı rapor düzenlendiğini, şirketin hesabında para olduğu halde kredi kullanmaya ihtiyacı olduğu izlenimi vermek için çeklerin engellendiğini, sonuç olarak bilirkişilerin hukuku hiçe sayarak gerçek ve mahkemece bu rapor nazara alınarak karar verildiğini, zira bilirkişilerin temsilcisi olduğu şirketin 311681 nolu hesabı ile ... isimli tahrifattı paravan şirketinin ... nolu sahte hesabı arasındaki karşılıklı virman yapılmasına dair çizelgeyi düzenlemekten kasten kaçındıklarını ve delil karartması yaptıklarını, ilgililer hakkında Cumhuriyet Savcılığı"na suç duyurusunda bulunacaklarını, bilirkişi heyeti hakkında davalar açacaklarını yine, ... 1. ve 2. Asliye Ticaret Mahkemeleri"ne tespit davası açacaklarını ileri sürerek, yargılamanın iadesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, davanın haksız olduğunu, somut olayda yargılamanın yenilenmesi şartları bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davacının açmış olduğu davanın mahkemenin 2006/ 851 E- 2007/ 688 K. sayılı kararı ile reddedildiği, bu dosya içinde karardan önce birleştirilen ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 1998/ 457 E. sayılı dosyasının aynı kararla işbu dosyadan ayrılarak ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"ne gönderildiği, Dairemizin 11.6.2009 tarih, 2008/3135 E- 2009/7229 K. sayılı kararı ile onandığı ve kararın kesinleştiği, davacının daha önceki yargılamanın iadesi talebinin Mahkemenin 2010/ 249 E-680 K. sayılı kararı ile reddedildiği ve Dairemizin 15.7.2011 tarih, 2011/3305 E- 2011/8961 K.sayılı kararı onarak kesinleştiği, işbu davanın aynı dosya ile ilgili ikinci yargılamanın iadesi talepli olduğu, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2012/ 189 E- 192 K. sayılı dosyasının mahkeme dosyasından ayrılan ... 7. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasının devamı olup, davanın dava şartı yokluğundan reddedildiği ve Yargıtay 19. Hukuk Dairesi"nin 2013/ 11749 Esas sayılı dosya ile kararın bozulduğu, davacının bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunacağını iddia etmiş ise de, bilirkişiler hakkında şikayet ve soruşturma olmadığının bildirildiği, davacının iddiasını 26.4.2012 tarihli, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/ 69 E. sayılı dosyası ile ilgili mahkemesine verilmiş bilirkişi raporuna dayandırdığı, ... 11. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/ 242 E- 2010/325 K. sayılı kararı ile ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/ 69 E sayılı dosyasında birleştirildiği, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2010/69 Esas-2012/138 karar sayılı dosyası ile hüküm altına alınıp görevsizlik kararı verildiği, bu bilirkişi raporuyla ilgili kesinleşmiş karar bulunmadığı, ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2013 /175 E. - 2013/ 177 K. sayılı kararı ile ..."nin ... 6. İcra Müdürlüğü"nün 1997/22222 sayılı dosyası ile itirazın iptali davasının reddedildiği, HMK"nın 375/1-f m. uyarınca bilirkişi veya tercümanın, hükme esas alınan husus hakkında kasten gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunun sabit olmadığı gibi, bilirkişilerin kasten gerçeğe aykırı beyanlarına ilişkin kesinleşmiş hüküm olması gerektiği, davacının iddia ettiği bilirkişi raporunun yeni ele geçirilmiş belge niteliğinde olmadığı, bir uzman görüşü niteliğinde olup, bu rapora ilişkin olarak alınmış bir mahkeme kararı bulunmadığı, bilirkişi raporunun bir mahkemece değerlendirilmediği, raporun mahkemesine verildiği tarih ile davacının dava açtığı tarih arasında 5 aylık süre bulunduğu, ayrıca davacının önceki yargılamanın yenilenmesi talebinde de kredi kullanımı ile ilgili çift kayıt idiaasında bulunduğu, bu iddianın daha önce değerlendirldiği, davacı taleplerinin HMK"nın 375 vd. maddelerinde yer alan hükümlere uymadığı gerekçesiyle, usule uygun olmayan talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı şirket temsilcisi temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı şirket temsilcisinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı şirket temsilcisinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı şirket temsilcisinden alınmasına, 20/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.