Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2502
Karar No: 2017/7944
Karar Tarihi: 31.10.2016

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/2502 Esas 2017/7944 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2017/2502 E.  ,  2017/7944 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.12.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.03.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, muris ..."in 1926 yılında öldüğünü, geriye mirasçı olarak eşi ..., çocukları ..., ..., ..., ..., ... ve ..."u bıraktığını, murisin çocuklarından ... ve ..."nın bekar, ... ve ..."nın evli ve çocuksuz, ..., ... ve ..."nın evli ve çocuklu olarak öldüklerini, murise ait ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2004/328-316 E. K. sayılı mirasçılık belgesinde murisin mirasçıları olarak sadece ... ve ..."ın mirasçılarının gösterildiğini, ..."nın mirasçılarının murisin mirasçısı olarak gösterilmediğinden bahisle ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2004/328-316 E. K. sayılı mirasçılık belgesinin iptaliyle murise ait yeni mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekili cevap dilekçesinde, murisin eşi ..."nin muris ..."dan önce öldüğünü, murisin ... isminde bir kızının bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    ... Sulh Hukuk Mahkemesi ilk olarak, davanın kabulüyle ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2004/328-316 E. K. sayılı mirasçılık belgesinin iptaline, murisin mirasçılarının ve miras paylarının tespitine karar verilmiş, davalılar vekilinin temyiz talebi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi"nin 29.09.2014 tarih, 2014/16531-17501 E. K. sayılı ilamında, davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nce, davanın kabulüyle ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2004/328-316 E. K. sayılı mirasçılık belgesinin iptaline, 1926 yılında vefat eden murisin mirasçılarının ve miras paylarının tespitine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    Dava mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
    TMK"nın 30. maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği belirtilmiştir. Hukukumuzda çekişmeli yargıya tabi davalarda taraflarca hazırlama ilkesi geçerli olup, hakim tarafların talepleriyle bağlıdır. Hakim, talepte bulunan tarafların iddia ettiği olaylar ve ileri sürdüğü deliller ile yetinerek karar vermek zorundadır. Çekişmesiz yargıya tabi davalarda ise re"sen araştırma prensibi egemendir. Hasımsız açılan ve çekişmesiz yargıya tabi olan davalarda verilen kararlar kesin hüküm teşkil etmediği gibi bu kararlar açılacak bir iptal davası sonucunda değiştirilebilir veya ortadan kaldırılabilir.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden, muris ..."in ölüm tarihinin belli olmadığı, 580 vukuat numarası ile kayden (bilinmeyen tarihte) öldüğü, davalılar vekilinin dava ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nde görülürken murisin ölüm tarihi ve murisin eşi ..."nin muristen önce öldüğüne dair tanık dinletme taleplerinin bulunduğunu, davacı vekilinin 7. celsesinde dosya içerisindeki ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2005/403-2011/258 E. K. sayılı muris ..."in mirasçılık belgesinin verilmesi konulu dosyada, murisin ölüm tarihinin 1923 olarak tespit edildiği, tespit olunan bu husus için tanık dinlenilmesi veya yeniden zabita araştırmasına gerek olmadığına dair beyanda bulunduğu anlaşılmaktadır.
    ... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2005/403-2011/258 E. K. sayılı muris ..."in mirasçılık belgesinin verilmesi konulu dosyada, 12.09.2005 tarihli ilçe jandarma komutanluğuna ait cevabi yazıda murisin 1921 yılında vefat ettiği, 22.09.2005 tarihli cevabi yazıda ise murisin 1923 yılında vefat ettiği bildirilmiş, mahkemece murisin ölüm tarihindeki çelişki giderilmeden hükümde ise murisin 1926 yılında vefat ettiği kabul edilerek mirasçıların miras paylarının belirlendiği görülmektedir.
    Davalılar vekilinin delil listesinde adlarını bildirdiği tanıkların dinlenilmesinden vazgeçmediği, mahkemece de HMK 241. maddesi gereğince tanıkların dinlenilmesinden sarfınazar edilmediği anlaşıldığından, davalılar vekilinin gösterdiği tanıkları dinlenilip murisin ölüm tarihi ve 1936"da ölen eşi ..."den önce ölüp ölmediğinin tepiti amacıyla zabıta araştırması yapılması gerekir. Murisin ölüm tarihine göre 1936"da ölen eşi ..."nin mirasçı olup olamayacağı, murisin ölüm tarihinin Türk Medeni Kanunu"nun kabulünden önce olduğunun anlaşılması halinde Feraiz ve İntikal Kanunları dikkate alınarak mirasçılık belgesinin verilmesi gerekeceği göz önünde bulundurularak konusunda uzman bilirkişiden rapor alındıktan sonra sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken mahkemece eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.10.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi