18. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/22076 Karar No: 2015/11463 Karar Tarihi: 29.06.2015
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/22076 Esas 2015/11463 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili için açılmış. Mahkeme davanın kabulüne karar vermiş, ancak davalı taraf temyiz etmiş. Yargıtay ise temyiz itirazlarının yerinde olmadığını belirtmiş. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin kararı gereği, uzun süren bir yargılama sonucu belirlenen kamulaştırma bedeli için faiz uygulanması gerektiği belirtiliyor. 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine eklenen fıkra, kamulaştırma bedelinin tespit davasının 4 ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele faiz uygulanması gerektiğini düzenliyor. Dava tarihinden itibaren 4 aylık sürenin bittiği tarihten, ilk karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerekiyor.
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2014/22076 E. , 2015/11463 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, ... İli ... İlçesi ... Köyü ... parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak; Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında, kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda, dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Yasa koyucu da, bu hak ihlalini dikkate alarak, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesiyle 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürürlük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tesbiti için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde, tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir. Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi"nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek, hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten, ilk karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiği ancak bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 1.bendinde yer alan "tespitine" kelimesinden sonra gelmek üzere “bu bedele dava tarihinden sonra 4 aylık sürenin bitimi olan 30.09.2012 gününden itibaren karar tarihi olan 11.11.2013 tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına” ibaresi eklenmek suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.