14. Hukuk Dairesi 2016/16642 E. , 2017/7929 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.02.2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil ikinci kademede tazminat olmazsa kat mülkeyiti kurulması talebi üzerine yapılan muhakeme sonunda; davanın reddine dair verilen 09.03.2016 günlü hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 31.10.2017 günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan gelen olmadı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra bilahare dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KA R A R
Dava tapu iptal ve tescil ikinci kademede tazminat ve kat mülkiyeti kurulması istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davalıların malik olarak bulunduğu ... İli, ... İlçesi, ... Köyü, 132 Ada 5 Parselde kayıtlı taşınmazlarıın olduğunu, davacı müvekkiller ... ...’nın mirasçıları olduğunu, davalılar ... ve ..."da ... ...’nın kardeşi olduğunu, ... ... 29.05.1994 tarihinde vefat ettiğini, dava konusu taşınmaz üzerindeki 4 katlı ev ... ...’nın mirasçıları ..., ... ..., ... ve ...’nın müşterek emekleri sonucu yapıldığını, iyi niyetli davacıların taşınmaz üzerine yapmış oldukları bina bedelinin taşınmazın bedelinden fazla olduğundan, taşınmazın tapu kaydının iptali ile uygun bir tazminat karşılığında müvekkiller adına tescil edilmesine; tescil mümkün olmadığı takdirde, iyi niyetli müvekkiller tarafından taşınmaz üzerine yapılan 1. (giriş-zemin) kat ve 2. katın tamamının müvekkiller tarafından yapıldığı için müvekkilere ait olduğunun tespiti ile bu hususun tapunun beyanlar hanesine şerh verilmesine, arsa paylarını da belirtmek suretiyle kat mülkiyeti kurulmasına, kat mülkiyeti kurularak 1. (giriş-zemin) kat ve 2. Kat bağımsız bölümlerin müvekkiller adına tesciline, diğer bağımsız bölümlerin ise davalılar adına tesciline, yargılama giderleri, masraflar ve vekalet ücretinin, haksız ve kötü niyetli davalılara müştereken ve müteselsilen yükletilmesine; karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Davalılar vekili davanın reddini telep etmiş ancak yargılama sırasında taşınmazın 1/3 hissesini davalıların davacı ..."ya devretmiş olduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü davacılar vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacılar vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Harç alma ölçüleri Harçlar Kanununda gösterilmiş olup Yargı harçları bu yasanın (1) sayılı tarifesinde yer almaktadır. Nisbi harca hüküm verilebilmesi için davanın olumlu sonuçlanması gerekir. Eldeki dava husumet nedeniyle reddedilmiş olmakla olumlu sonuçlanan dava sayılmaz. Davanın reddi halinde bu tarifenin A.III.2.a maddesi hükmünce maktu red harcına hükmedilir. Hükmün birinci bendinin 2. paragrafında "Alınması gereken 29,20TLharçtan peşin alınan 24,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90TL harcın davalıdan alınarak haziney irad kaydına" karar verilmiş, hükmün üçüncü parağrafında " Alınması gereken 4160,75 TL harçtan peşin alınan 1040,21 TL harcın mahsubu ile 3.120,54 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irad kaydına" karar verilerek hem nisbi hem maktu harç alınarak çelişkili hüküm kurulması doğru değildir. Bu yön bozma nedeni ise de yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HUMK.nun 438/VII. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, 2 numaralı bent uyarınca temyiz talebinin kabulü ile hüküm fıkrasının üçüncü paragrafında yer alan "Alınması gereken 4160,75 TL harçtan peşin alınan 1040,21 TL harcın mahsubu ile 3.120,54 TL harcın davacılardan tahsili ile hazineye irad kaydına" cümlenin tamamen hükümden çıkarılmasına, hükmün değiştirilmiş ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi