2. Hukuk Dairesi 2017/4764 E. , 2017/14362 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma
Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; onanmasına dair Dairemizin 13/06/2016 gün ve 13100-11608 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihinden önce verilen kararlar hakkında, kesinleşinceye kadar 1086 sayılı Kanunun 26.09.2014 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ila 454. madde hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.
Taraflar arasında görülen karşılıklı boşanma davalarının yapılan muhakemesi sonucunda, mahkemece her iki tarafta eşit kusurlu bulunarak boşanmalarına ve kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine karar verilmiş, her iki tarafın temyizi üzerine, verilen hüküm Dairemizin 2015/13100 esas ve 2016/11608 karar sayılı 13.06.2016 tarihli ilamıyla onanmıştır.
Mahkemece; taraflar eşit kusurlu kabul edilerek her iki tarafın davasının kabulü ile boşanmalarına karar verilmiş ise de; yapılan yargılama ve toplanan delillerden davacı-davalı kadına mahkemece kusur olarak yüklenen güven sarsıcı davranışa ilişkin vakıaya dayanak delil, erkek tarafından kadının kullandığı bilgisayardan izinsiz olarak kayıt altına alınan böylelikle ele geçirilen kadının internet ortamında başka erkeklerle yaptığı yazılı ve görsel konuşmalar olduğu iddia olunan belgelerden ibarettir. Davalı-davacı erkek tarafından davasını dayandırdığı bu belgeler kadının izni hilafına bilgisayara kurulan düzenek ile elde edilmiş, bu nedenle de davalı-davacı erkek hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmekten
... Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/75 esas ve 2015/176 karar sayılı ilamıyla Türk Ceza Kanunu’nun 135/1. maddesi uyarınca da cezalandırıldığı anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında, erkeğin boşanma davasına dayanak teşkil eden bu delil hukuka aykırı nitelikte olduğundan kusur belirlemesinde dikkate alınamaz ve kadına kusur olarak yüklenemez. Öyleyse, mahkemece davalı-davacı erkeğe yüklenen kusurlu davranışlar dikkate alındığında boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğunun kabulü gerekir. Bu bağlamda, mahkemece davalı-davacı erkek tarafından hukuka aykırı olarak elde edilen delile istinaden tarafların eşit kusurlu bulunması ve bu hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak, davacı- davalı kadının maddi ve manevi (TMK m.174/1-2) tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ise de, bu hususun ilk temyiz incelemesi sırasında gözden kaçtığı anlaşılmakla, kadının karar düzeltme isteminin kabulüne, Dairemizin 13.06.2016 tarihli ve 2015/13100 esas ile 2016/11608 karar sayılı ilamıyla kadının temyiz itirazlarına konu kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat taleplerine yönelik onama kararının kaldırılarak, mahkemece hükmolunan kararın kadına isnat olunan kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminatlar yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple davacının karar düzeltme isteğinin Hukuk usulü Muhakemeleri Kanununun 440/1-4. maddesi gereğince KABULÜNE, Dairemizin 13.06.2016 tarihli ve 2015/13100-2016/11608 sayılı davacı-davalı kadına yüklenen kusur ile kadının maddi ve manevi tazminat taleplerine yönelik temyiz itirazlarına ilişkin onama kararının KALDIRILMASINA, mahalli mahkeme kararının kadına yüklenen kusurlar ile maddi ve manevi tazminat istemlerinin reddi yönünden yukarıda açıklanan sebeple BOZULMASINA, karar düzeltme harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, oybirliğiyle karar verildi.