Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11091
Karar No: 2015/7037
Karar Tarihi: 04.11.2015

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2014/11091 Esas 2015/7037 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2014/11091 E.  ,  2015/7037 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Samsun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 30/09/2014
NUMARASI : 2013/191-2014/331


Taraflar arasındaki ortaklığın tesbiti mümkün olmazsa tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı, davalı K.. Ç.. vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat Y.. Z.. Ç.. ile davacı asıl B.. İ.. ile davalılardan K.. Ç.. vekili avukat İ.. Ç.. ile davada asıl K.. Ç.. gelmiş olup, başka gelen olmadığından onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken yapılan kur"a çekimi sonucu kendisine B Blok 32 nolu dairenin isabet ettiğini, 17.09.1999 tarihinde noterde müvekkili ile diğer davalı arasında gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereği müvekkilinin daireyi sözleşme ile birlikte fiilen de davalı K.. teslim ettiğini,davalının bu şekilde dairede oturmaya başladığını, bilahare davalının müvekkiline müracaatla daireyi satın almaktan vazgeçtiğini belirterek ödediği bedeli istediğini, müvekkilinin de bedeli iade ettiğini, ancak davalının kiracı olarak oturmaya devam edeceğini bildirerek taşınmazda oturmaya devam ettiğini, davalıya güvenen müvekkilinin noterden satış vaadi sözleşmesine ilişkin işlem yapmadığını, müvekkilinin üyelik yükümlülüklerini yerine getirmeye devam ettiğini, 2004 yılına gelindiğinde davalı K.. kötüniyetli olarak satış vaadi sözleşmesine istinaden davalı kooperitif yönetim kurulu ile anlaşarak üyeliği herhangi bir bedel ödemeden devraldığını, bu şekilde davalı K.. müvekkiline karşı sebepsiz zenginleşmiş olduğunu, 17.09.1999 tarihinden 30.10.2004 tarihine kadar tüm üyelik ödemelerini davacının yaptığını, davalı kooperatifin de usulsüz olarak üyeliği devrettiğini ileri sürerek, fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere, davalı kooperatifin 30.10.2004 tarihli müvekkiline ait B Blok 3. kat 32 nolu dairenin ve ortaklık hissesinin diğer davalı K..devredilmesine ilişkin kararın iptalini, bu daireye ilişkin kooperatif ortağı ve maliki olduğunun tespitini, bu talep kabul edilmez ise dairenin rayiç değerinin tespiti ile bedelinin ödenmesini, bu talep de kabul edilmez ise müvekkilinin 17.09.1999 tarihinden itibaren kooperatife yaptığı ödemelerin ve davalı K.. daireyi haksız kullanmasından kaynaklanan ecrimisil bedelinden şimdilik 7.000,00 TL"nin ödeme tarihinden itibaren ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı K..tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesi ile terditli talepler aynen geçerli olmak üzere kooperatife yapmış olduğu ödemelere karşılık talep edilen 7.000,00 TL"yi artırarak 10.176,00 TL"ye çıkarmıştır.
Davalılar vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, satış vaadi sözleşmesinin halen yürürlükte olduğunu ve iptaline ilişkin hiçbir girişimde bulunulmadığını, davacının davalının malik sıfatı ile mülkünde oturduğuna vakıf olduğunu, müvekkilinin anahtar teslimi olacak kadar para ödediği için aidat ödemesi gerekmediğini, davacının bedeli peşin aldığı için aidatları ödediğini, haklı nedenle dairede oturduğu için ecrimisil talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile 10.176,00 TL alacağın ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı K.. Ç.."dan tahsili ile davacıya ödenmesine, kooperatif aleyhine açılan davanın husumetten reddine dair verilen karar, taraf vekillerinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 12.12.2012 tarih ve 2012/3887 E., 7342 K. sayılı ilamıyla, davacının terditli taleplerinden en sonuncusu kabul edilerek hüküm kurulduğu, ...daire satış vaadinin üyelik devri niteliğinde olup olmadığı, bu tarihten sonra aynı üyelikle ilgili genel kurullara kimin katıldığı, üyelik yükümlülüklerinin kim tarafından yerine getirildiği, davacının açıkça ya da zımmen kooperatif üyesi olarak kabul edilip edilmediği hususlarında ayrıntılı gerekçeli rapor alınıp, öncelikle davacının üyeliğin devrine ilişkin kararın iptali ve ortaklığın tespiti talepleri ile ilgili karar verilmesi” gerekçesiyle davacı yararına bozulmuş, bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer, davalı K.. Ç.. vekilinin tüm temyiz itirazları incelenmemiş, bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davalının 17.09.1999 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesinden döndüğüne ve verdiği parayı geri aldığına dair delil bulunmadığı, bu sözleşmenin aynı zamanda hisse devrini de kapsadığı, davacının davalı Kadir yararına yaptığı ödemeler toplamının 10.176,00 TL olduğu gerekçesiyle, diğer tüm istemlerin reddine, davacının davalı Kadir adına diğer davalı kooperatife yaptığı ödemeler toplamı 10.176,00 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı ve davalılardan K.. Ç.. vekili ayrı ayrı temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalılardan K.. Ç.. vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı ile davalılardan K.. Ç.. arasında 17.09.1999 tarihli “Gayrımenkul Satış Vaadi Sözleşmesi” bulunmakta olup, bu sözleşme ile davacı davalıya diğer davalı kooperatifin imal edeceği konutlardan 23.08.1998 tarihli kur"a ile adına isabet eden B Blok 3. kat 32 nolu bağımsız bölümü satmayı vaad etmiştir. Sözleşme içeriğine bakıldığında, bağımsız bölümün zilyedliğinin K.. devredildiği, aidat ödemesine ilişkin bir hüküm bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Dosya kapsamından, davacı taraf bu sözleşmeden dönüldüğünü ve tahsil ettiği 750,00 TL"yi iade ettiğini iddia etse de, bu iddiasını delillendirmediğinden bu sözleşmenin ayakta, davalı Kadir"in anılan bağımsız bölümün maliki, davacı B..ise kooperatif hissedarı olduğunun kabulü gerekir.
Bu saptamanın aksine, davalı kooperatif yönetim kurulunun 30.10.2004 tarihli kararı ile anılan 17.09.1999 tarihli Gayrımenkul Satış Vaadi Sözleşmesini, kooperatif hisse devir sözleşmesi olarak kabul ederek davacı B..ooperatif hissesi davalı K.. devredilmiştir.
Öte yandan, sözleşme içeriği incelendiğinde, davacının davalıya bağımsız bölüm satmayı vaad ettiği, kooperatif hisse devri yapacağına dair herhangi bir beyanda bulunmadığı
anlaşılmaktadır. Bu saptamaya göre, 17.09.1999 tarihli Gayrımenkul Satış Vaadi Sözleşmesinin kooperatif hisse devir sözleşmesi olarak yorumlanması mümkün değildir. Bu durumda da, davacı B.. kooperatif hissesini davalı K.. devretmediği sonucuna ulaşılacaktır. Kaldı ki, bozma kararında atıf yapıldığı üzere, davacı B.., 17.09.1999 tarihli Gayrımenkul Satış Vaadi Sözleşmesi sonrasında aidat ödemeye ve genel kurul toplantılarına katılmaya devam etmiştir.
Bu durumda, mahkemece, davacı B.. terditli taleplerinden ilki olan, “davalı kooperatifin 30.10.2004 tarihli davacı B.. ait B Blok 3. kat 32 nolu dairenin ve ortaklık hissesinin diğer davalı Kadir"e devredilmesine ilişkin kararın iptaline” ilişkin isteminin, davacı B.. ile davalı kadir arasında kooperatif hisse devir sözleşmesi bulunmadığı nazara alınarak kabulüne; “bu daireye ilişkin kooperatif ortağı ve maliki olduğunun tespitine” ilişkin istem bakımından ise, davacı gayrımenkul satış vaadi sözleşmesi ile bağımsız bölümü davalı Kadir"e satmayı vaad ettiğinden, o bağımsız bölümün maliki olamayacağı nazara alınarak ret kararı verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalılardan K.. Ç.. vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, davacıdan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalı K.. Ç.."dan alınmasına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı K.. Ç.."dan alınarak davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi