3. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/16812 Karar No: 2014/1690 Karar Tarihi: 06.02.2014
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2013/16812 Esas 2014/1690 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2013/16812 E. , 2014/1690 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BATMAN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/05/2013 NUMARASI : 2009/780-2013/304
Taraflar arasında görülen tazminat davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dilekçesinde; davacıların müşterek çocuğu olan H.. G.."ün; parkta oynarken, davalıya ait kapısı açık trafo binasında elektriğe kapılarak hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığını belirterek, H.. G.. için 5.000 TL maddi(ıslah ile 41.554 TL) 20.000 TL manevi, anne ve babası için 10.000"er TL manevi tazminatın tahsilini istemiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olup, hükmü taraf vekilleri temyiz etmektedir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bentler dışındaki sair temyiz itirazları yerinde değildir. Somut olayda, elektrik çarpması nedeniyle yaralanan H.. G.."ün %13 oranında sürekli maluliyet durumunun oluştuğu, davalının olayın meydana gelmesinde %70 davacı anne-babanın %30 kusurlarının bulunduğu bilirkişi raporları ile belirlenmiştir. Mahkemece, H.. G.."ün maluliyeti nedeniyle uğradığı zarara ilişkin hükme esas alınan bilirkişi raporunda tazminat hesabının net asgari ücret üzerinden yapılıp yapılmadığı açıklanmamıştır. Yerleşmiş Yargıtay uygulamalarına göre, davacının net asgari ücret düzeyinde gelir elde ettiği kabul edilerek, tazminat miktarı belirlenmelidir. Bu nedenle mahkemece bu husus açıklattırılarak, gerektiği takdirde bilirkişiden yeniden ve Yargıtay denetimine uygun rapor alınmak suretiyle, net asgari ücret esas alınarak belirlenen miktara hükmedilmelidir. Bundan ayrı olarak, davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazı üzerine sunulan "ek raporda davacı küçüğün %13 malul kaldığından ve askerlik hizmetinden muaf olacağı düşünüldüğünden bu nedenle askerlik dönemi dikkate alınmadığı" açıklanmış ve mahkemece de askerlik dönemi esas alınmadan yapılan hesaplamaya göre hüküm tesis edilmiştir. Ancak, davacı küçüğün %13 malül kaldığı ve bu nedenle askerlik yapamayacağı hususu, yönündeki soyut bilirkişi beyanı yeterli kabul edilerek, sonuca gidilmesi doğru değildir. Mahkemece, davacının %13 maluliyetinin askerliğe engel teşkil edip etmeyeceği ilgili askeri birimlerden sorularak, engel teşkil ettiği takdirde şimdiki gibi aksi halde askerlik süresi düşülerek yeniden bilirkişilerce hesaplanacak tazminata hükmedilmelidir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.