15. Ceza Dairesi 2018/1673 E. , 2021/1729 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından ayrı ayrı beraat
-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ..."nın beraatine, nitelilkli dolandırıcılık suçundan sanık ..."in beraatine ilişkin hükümler, katılan vekili ve vekalet ücreti ile sınırlı olarak sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Beraat hükümleri kurulurken dayanağı olan CMK 223/2-a maddesinin gösterilmemesi mahallinde düzeltilmesi mümkün yazım hatası olarak görülmüştür.
5271 sayılı CMK"nın 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda kanun yolunda merciin belirlenmesinde yanılma, başvuranın haklarını ortadan kaldırmayacağından, katılan vekilinin sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden itiraz dilekçesinin temyiz talebi niteliğinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanık ..."in aldıkları mal karşılığı keşidecisinin kendisi olduğu Fortisbank A.Ş. İstanbul İstoç Şubesinde bulunan 30001 0567 numaralı çek hesabından ödenmek üzere 05 Mart 2009 ve 05 Nisan 2009 keşide tarihli 50.000"er TL meblağlı iki adet çeki katılanın Bağcılar İstoçta bulunan işyerinde çeklerin arka kısmında bulunan annesi sanık ... adına gözüken Tuğra Kırtasiye Oyuncak Büro Malzemeleri isimli işyerinin kaşesini basarak ve annesi Leyla adına ciro yaparak suç tarihinde katılanın çalışanı olan tanık Kadir"e verdiği, çeklerin vadesinde ödenmemesi üzerine katılanın İstanbul 12. İcra Müdürlüğü"nün 2009/30177 Esas sayılı takip dosyası üzerinden icra takibi yaptığı, sanık ..."nın çeklerdeki imzaların kendisine ait olmadığından bahisle İstanbul 4.İcra Hukuk Mahkemesi"nin 2009/4016 Esas sayılı dosyası üzerinden itirazda bulunduğu, yaptırılan bilirkişi incelemesinde iki çekte de Tuğra Kırtasiye Oyuncak Büro Malzemeleri kaşe izleri üzerine atılmış ciro imzalarının mevcut mukayese imzalarına kıyaslı sanık ..."nın eli ürünü olmadıklarının tespit edildiği ve takibin iptaline karar verildiği, sanık ..."in annesi Leyla adına da sahte ciro yaparak çekleri verdiği, sanık ..."nın da durumu bildiği halde imza inkarında bulunup takibi sonuçsuz bıraktığı, bu suretle sanıkların atılı suçları işledikleri iddia edilen olayda;
1-Sanık ... hakkında resmi belgede sahtecilik suçlarından kurulan beraat hükümlerine ilişkin temyiz incelemesinde;
Sanığa yüklenen resmi belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 5237 sayılı TCK’nın 204/1, 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen 12 yıllık dava zamanaşımının, suç tarihi olan Ocak 2009 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşıldığından; 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz incelemesinde;
Sanık savunması, katılan beyanı, tanık anlatımları, faturalar, icra dosyası ile tüm dosya kapsamına göre sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle verilen beraat hükmünde, yine sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olması karşısında sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin, suçun unsurlarının oluştuğuna, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna; sanık müdafiinin, vekalet ücreti hükmedilmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA,
3-Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin suçun oluştuğuna, kararın usul ve yasaya aykırı olduğuna ilişkin itirazlarının reddine, ancak;
1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık ... lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ilgili kısmına "sanık ..."in kendisini vekille temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 3.000,00 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesine" fıkrasının eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/02/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.