11. Ceza Dairesi 2016/5852 E. , 2017/4375 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet
HÜKÜM : -18/01/2005 tarihine kadar işlediği iddia edilen sahte fatura düzenleme eyleminden; Zamanaşımı nedeni ile ortadan kaldırma
-18/01/2005 tarihinden sonra işlediği iddia edilen sahte fatura düzenleme eyleminden; Beraat
-18/01/2005 tarihinden sonra işlenen sahte fatura düzenleme eylemi için gerçek faili için yasal gereği hususunda Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulmasına
1-Sanık hakkında "2004 takvim yılında sahte fatura düzenleme" suçundan verilen ortadan kaldırma kararına yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık hakkındaki atılı 2004 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçunun suç tarihinin en aleyhe kabulle 31 Aralık 2004 tarihi olduğu ve bu halde hüküm tarihi itibarıyla uzatılmış zamanaşımı süresinin dolduğu ve fakat mahkeme her ne kadar sanığın eylemini "18.01.2005 tarihine kadar ve bundan sonraki tarih" olarak bölmüş ise de, 2004 takvim yılına ilişkin hükmün sonucu itibarıyla yerinde olduğu gözetilerek yapılan incelemede:
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü uyarınca; sanıklara yüklenen “2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı suç tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden, kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle ortadan kaldırıldığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan katılan vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında "2005 takvim yılında sahte fatura düzenleme" suçundan kurulan beraat kararına yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanığın Atışalanı Vergi Dairesinde iplik imalatı işi nedeniyle 13.08.2004 tarihinden vergi mükellefi olduğu, bilahare yapılan vergi incelemesinde işyeri ve ikamet adreslerinde bulunamadığı, tarh dosyası ile Vedop kayıtları üzerinde yapılan incelemede; 2005 takvim yılında gelir vergisi beyanında bulunmadığı, 2005/1-6 dönemlerde verilen KDV beyannamelerinde yüksek matrah beyan edilmesine rağmen cüzi tutarlı ödenecek KDV çıkartıldığı ve bu sebeple 2005 takvim yılında KDV beyannamesine esas olan satış faturalarının gerçeği yansıtmadığı, sanığın komisyon karşılığı sahte fatura ticareti yaptığı iddia edilen olaylarda, mahkemece sanığın "suçlamayı kabul etmeyip, dava konusu iplik imalatı yapan işyerine işçi olarak çalışmak üzere soyadını hatırlayamadığı ...isimli bir şahıs vasıtasıyla müracaat ettiğini, kendisinden ikametgah belgesi, nüfus cüzdanı sureti gibi belgeler istediklerini, kendisinin de bu belgeleri verdiğini, bu işyerinde müdürlük yapacağının söylendiğini, ...ve yanında ismini bilmediğim bir beyin kendisini bir notere götürdüklerini orada imza attığını ancak daha sonra işe alınmadığını" şeklindeki savunmasına ve 18.01.2005 tarihinden itibaren başkaca bir soruşturma nedeniyle cezaevinde olmasına itibar edilip beraat kararı verildiği anlaşılmış ise de, sanığın savunmasının yeterince araştırılmadığı gibi sanığın başlangıçtan itibaren iş yerinin kurulmasına zımnen de olsa rıza göstermesi halinde dahi sahte fatura düzenleme eyleminden sorumluluğu gerekeceği cihetle; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde belirlenmesi amacıyla, sahte olduğu iddia olunan bu faturaların asıllarının veya onaylı örneklerinin dosya arasına getirtilip, özellikleri duruşma tutanağına geçirilerek 213 sayılı Yasanın 227/3 ve 230. maddeleri kapsamında yasal unsurları taşıyıp taşımadıkları belirlenip, suç tarihlerinin de kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti ile sahte olduğu iddia olunan faturaların kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise kullanan şirketler hakkında karşıt inceleme yapılıp yapılmadığı araştırılıp, yapılmış ise haklarında düzenlenen vergi inceleme ve sair raporların onaylı suretleri getirtilerek incelenmesi, kamu davası açılıp açılmadığının sorulması, açıldığının tespiti halinde dava dosyasının intikalinin sağlanarak ayrıntılı özetinin tutanağa geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren bilgi ve belgelerin onaylı örneklerinin alınarak dosyaya konulması, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi yönünden mal ve para akışını gösteren taşıma, sevk irsaliyeleri, teslim-tesellüm belgeleri, bedellerinin ödendiğine ve satıcı hesabına girdiğine dair ticari teamüle uygun kanıtlama yeteneğini haiz, banka hesapları ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgeler olup olmadığı araştırılıp, gerektiğinde faturaları kullanan şirket yetkilileri dinlenerek, sözü edilen faturaları kimden ve hangi hukuki ilişkiye dayanarak aldıkları ve bunlarla ilgili belgeler olup olmadığı, sanığı tanıyıp tanımadıkları sorulup, toplanan deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırma ile yetinilip yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 08.06.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.