12. Ceza Dairesi 2016/3541 E. , 2018/184 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama, Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Hüküm : a) Taksirle yaralama suçu bakımından TCK"nın 89/4, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b) Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu bakımından TCK"nın 179/3-2, 53/1-3. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Sanığın 250 promil alkollü olarak sevk ve idare ettiği araçla sebebiyet verdiği trafik kazası neticesinde katılanın yaralanmış olduğu olayda; trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve taksirle öldürme suçlarının oluştuğu; ancak, TCK"nın “Trafik güvenliğini tehlikeye sokma” başlıklı 179. maddesinin 3. fıkrasında alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek olan kişinin araç kullanma hâlinin suç olarak düzenlendiği, anılan maddede belirtilen suçun tehlike suçu olduğu, somut olayda ise 1 kişinin 3.derecede kemik kırığı, 1 kişinin de basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmış olması nedeniyle zarar suçunun oluştuğu, tehlike suçunun meydana gelen netice ile zarar suçuna dönüşmüş olması karşısında, sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ise hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, sanık hakkında taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından ayrı ayrı mahkumiyet kararı verilmesi,
2) Sanığın sevk ve idaresindeki araçla, meskun mahal dışındaki, iki şeritli ve iki yönlü, asfalt kaplama, kaza esnasında kuru olan yolda 250 promil alkollü olarak seyir halindeyken, aynı yönde ve şeritte, önünde seyreden başka bir araca çarpması neticesinde katılanlardan birinin üçüncü dereceden kemik kırığı oluşacak şekilde, diğerinin ise basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği olayda; taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK"nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerektiği gözetilmeyerek alt sınırdan çok fazla uzaklaşılmak suretiyle ceza tayini,
3) Sanık hakkında işlediği sabit görülen taksirle yaralama suçuna ilişkin tayin olunan 2 yıl hapis cezasında TCK"nın 22/3. maddesi uyarınca bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu belirtilerek artırım yapılırken dayanak kanun maddesinin gösterilmeyerek CMK"nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 09/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.