Yaralama - mala zarar verme - hakaret - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/10328 Esas 2020/21325 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/10328
Karar No: 2020/21325
Karar Tarihi: 23.12.2020

Yaralama - mala zarar verme - hakaret - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/10328 Esas 2020/21325 Karar Sayılı İlamı

4. Ceza Dairesi         2020/10328 E.  ,  2020/21325 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Yaralama, mala zarar verme, hakaret, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet


    KARAR

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanığın yokluğunda verilen kararın, duruşmada bildirdiği en son adres ile aynı olan MERNİS adresine öncelikle Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre tebliği, bunun mümkün olmaması durumunda ise aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca tebliğ edilmesi gerekirken, doğrudan Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesi gereğince yapılan tebligatın usulsüz olması nedeniyle tebliğ işleminin geçersiz olduğu anlaşıldığından, öğrenme üzerine gerçekleştirilen temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek, dosya görüşüldü:
    1- Yaralama ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlerin temyizinde;
    Yaralama ve mala zarar verme suçlarına ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilmez olduğu anlaşıldığından, tebliğnameye uygun olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddeleri uyarınca, sanık ...’ın TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    2- Trafik güvenliğini tehlikeye sokma ve hakaret suçlarından kurulan hükümlerin temyizine gelince,
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    A- Hakaret suçundan kurulan hükümde, sanığa ek savunma hakkı verilmeden, iddianamede gösterilmeyen TCK"nın 43. maddesinin uygulanması suretiyle CMK"nın 226/2. maddesine aykırı davranılması,
    B- 6545 sayılı Kanun"un 72. maddesiyle, CMK’nın 231/8. maddesinde yapılan değişikliğin suç tarihi itibariyle yürürlükte olmaması nedeniyle, CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına engel mahkumiyeti bulunmayan ve geçmişteki hali, suç işleme hususundaki eğilimi, adli sicil kaydı ve suçtan sonraki tutum ve davranışları nazara alınarak hapis cezası ertelenen sanığın, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları gözönünde bulundurularak, yeniden suç işleyip işlemeyeceği konusunda bir değerlendirme yapılıp, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden “Daha önceden sanık hakkında Ankara 15. Asliye Ceza mahkemesince 2013/159 Esas sayılı dava dosyasında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verildiği, hükmün 19/07/2013 tarihinde kesinleştiği, 18/06/2014 tarihli 6545 sayılı Kanunun 72. maddesi gereğince "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez" hükmü getirildiğinden, ve söz konusu suçu da bu denetim süresi içerisi olan 09/02/2014 tarihinde işlediği anlaşıldığından, sanık hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına kanunen yer olmadığına” şeklindeki yerinde olmayan gerekçeyle, anılan kanun maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnamedeki isteme kısmen uygun olarak, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.