Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2016/4667 Esas 2018/181 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Beraat

Taksirle öldürme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet Savcısı ve katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A)Katılan ... vekilinin temyiz talebine yönelik olarak yapılan incelemede;
Gerekçeli kararın katılan ..."ye Baro tarafından atanan vekiline usulüne uygun olarak 09/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, katılan ..."nin vekaletnameli vekili tarafından ise hükmün 07/12/2015 tarihinde ve CMUK"un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra temyiz edildiği anlaşıldığından, aynı yasanın 317. maddesi uyarınca katılan vekilinin temyiz isteminin REDDİNE
B) Katılan ... vekili ve mahalli Cumhuriyet Savcısının temyiz taleplerine yönelik olarak yapılan incelemede;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ve mahalli Cumhuriyet Savcısının sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay günü inşa edilmekte olan ...Camii inşaatında çalışan ..., ... ve ..."nin demir iskele üzerinde çalışırken, basmış oldukları kalasın kırılması sonucu yüksekten düşerek ... ve ..."nin öldüğü, müşteki ..."nin de basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığı olayda; anılan camiinin inşaatının kamu binası olması nedeni ile Türk Diyanet Vakfı tarafından ruhsatının alındığı ve teknik uygulama sorumlusunun da ... Kaymakamlığı İlçe Müftülüğü olduğu halde, caminin Yaptırma ve Koruma Derneği Başkanı olan sanığın kendiliğinden camii içerisine nakış boya yaptırmak istediği, olay tarihinden önce camiinin iç dekorasyonunda nakış denilen boya işini yaptırmak için anlaştığı nakkaşların işi yapmamaları üzerine bıraktıkları iskele üzerinde ..., ... ve..."nin tedbir almaksızın çalışmalarına müsaade ettiği, işin yetkili teknik eleman denetim, gözetim ve sorumluluğunda yürütülmesini sağlamadığı ve çalışanları denetlemediği, bu hususlar gözetilerek iş güvenliği uzmanı bilirkişiler tarafından müştereken düzenlenmiş ve oluşa uygun 03/12/2014 tarihli rapora itibarla, anılan olayda sanığın asli kusurlu olduğunun kabulü ile cezalandırılmasına karar verilmesi gerekirken, olayda sanığın kusurunun bulunmadığı şeklindeki dosya kapsamında mevcut deliller ile uyumlu bulunmayan gerekçeye dayanılarak sanığın beraatine karar verilmesi,
Kabule göre de;
Yargılama gideri konusunda bir karar verilmeyerek CMK"nın 324/2. maddesine aykırı davranılması,
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısı ve katılan vekilinin temyiz itirazları yerinde görülerek, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 09/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.