Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
 Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 74.maddesi gereği hakim iki tarafın isteği ile bağlı olup fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez.
Somut olayda, şikayetçi-borçlular vekili hakim havalesiz şikayet dilekçesinde özetle; 26.09.2008 tarihinde iflasın ertelenmesi talepli davada müvekkilleri lehine ihtiyati tedbir kararı verildiğini ,bu ihtiyati tedbir kararını takip dosyasına sunarak ilgili kararın 5. maddesi gereği ,,,,,,,,İl Sağlık Müdürlüğüne hacizler baki kalıp muhafazaların kaldırılması için elden takipli müzekkere yazılması ve müzekkerenin bahsi geçen kuruma ulaşmasından önce dosyaya para yatırılması halinde yatırılan para üzerine bloke konulmayıp tutarın müvekkili borçlulara ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini,ancak icra müdürlüğünün 25.12.2008 tarihli kararı ile taleplerini reddettiğini beyan ederek icra müdürlüğünün ret kararının iptalini talep etmiştir.
Mahkemece; bu talep yönünde inceleme yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken, talep aşılarak takibin İİK"nun 170/a maddesi gereğince davacılar yönünden iptaline karar verilmesi isabetsizdir. 
SONUÇ  : Alacaklının  temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 19/09/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.