(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2018/2500 E. , 2021/2136 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "Mahkemenin hükmüne dayanak yaptığı 3402 sayılı Yasa"nın 12/3 maddesinde, tutanağın kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık süre içerisinde kadastrodan önceki nedenlere dayanılarak dava açılabileceği belirtildiği, ancak bu hükmün, kadastro tutanağı düzenlenen taşınmazlara ilişkin olduğu, yasada, kadastro harici bırakılan yerler hakkında açılacak davalara ilişkin süre kısıtlaması bulunmadığı belirtilerek, mahkemece dosyanın esası hakkında araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, ... İli ... İlçesi Yukarı ... köyünde yapılan kadastro tespitinde taşlık vasfı ile tescil harici bırakılan ve keşif sonrası dosyaya ibraz edilen fen bilirkişisinin rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 50.795,05 metrekare taşınmazın tarla vasfıyla davacı ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davacının dayandığı tapu kaydının dava konusu taşınmazı kapsadığı gerekçesiyle, yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı tarafın dayandığı 14.10.1970 tarih 34 sıra numaralı tapu kaydının tesisinden itibaren tüm tedavülleri ve varsa haritası getirtilmemiş, revizyon durumu ilgili yerlerden sorularak, revizyon gördüğü taşınmazların tutanakları celbedilmemiş, tapu kaydının uygulamasında mahalli bilirkişilerin soyut beyanları ile yetinilmiş, kayıt uygulamasına ilişkin söz konusu beyanlar, komşu parsellere ait tutanak ve dayanakları ile denetlenmemiştir. Öte yandan, zilyetlik yönünden de yeterli araştırma yapılmamış, bir arazinin niteliğinin, imar-ihyaya muhtaç yerlerden ise imar ihyanın tamamlandığı tarihin, üzerinde sürdürülen zilyetliğin süresinin ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğünün belirlenmesinde en önemli delil hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yöntemince yararlanılmamış, dava tarihi olan 2012 yılı itibariyle 20 yıllık zilyetlik süresinin tespiti açısından kanaat vermekten uzak 1992 yılına ait hava fotoğrafının bu konuda uzmanlığı bulunmayan fen bilirkişi tarafından incelenmesi neticesi sunulan raporla yetinilmiş, çekişmeli taşınmaz bölümünün evveliyatı, kullanım süresi, niteliği ve üzerindeki imar ihya işlemlerinin tamamlanıp tamamlanmadığı hususlarına ilişkin somut verilere dayalı açıklama içermeyen zirai rapor hükme esas alınmış ve ayrıca yapılması zorunlu olan yasal ilanlar yaptırılmaksızın hüküm kurulması cihetine gidilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm verilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece öncelikle, davacının dayandığı tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile varsa haritası ve çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin tespit tutanakları ile varsa tespitlerine esas alınan tapu kayıtları tesislerinden itibaren tüm tedavülleri getirtilmeli, tapu kaydının revizyon durumu araştırılmalı, revizyon gördüğü taşınmaz ya da taşınmazlar bulunması halinde bu taşınmazların tespit tutanakları celbedilmeli, tapu kaydının taşınmazı kapsamaması halinde zilyetlik araştırması yapılabilmesi için taşınmaz bölümüne ait eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin harita sorgulama sayfasına girilerek, taşınmaz bölümünün bulunduğu köyü/mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya arasına alınmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin farklı dönemlerde çekilmiş stereoskopik hava fotoğraflarının en az üç tanesi tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğü" nden getirtilerek dosya arasına konulmalı, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, yerel bilirkişiler ve tanıklar ile üç kişilik ziraatçi bilirkişi kurulu, inşaat mühendisi bilirkişisi, fen bilirkişisi ve jeodezi-fotogrametri mühendisi bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte davacı tarafın dayandığı tapu kaydı ve varsa haritası yöntemince uygulanıp, kapsamı öncelikle 3402 sayılı Kadastro Yasası"nın 20/A maddesi gereğince haritasına göre belirlenmeli; tapu kaydının haritasının/ krokisinin olmaması ya da uygulama kabiliyetinin bulunmaması halinde ise kaydın sınırlarına itibar edilmeli, bu amaçla dayanak tapu kaydı ihdasından itibaren tüm tedavülleriyle okunup, kayıtta yazılı hudutlar yerel bilirkişilere zeminde göstertilmeli, yerel bilirkişilerin zeminde gösterdiği hudutlar teknik bilirkişiye harita üzerinde işaretlettirilmeli, kayıtta yazılı olup yerel bilirkişiler tarafından zeminde gösterilemeyen hudutların tespiti için davacı tarafa tanık dinletme imkanı tanınmalı, kayıt uygulamasında komşu parsel tutanakları ile dayanaklarından yararlanılmalı ve bu yolla kayıt uygulamasına ilişkin tanık ve yerel bilirkişi sözleri denetlenmeli, bu suretle kaydın kapsamı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli; ayrıca yerel bilirkişiler ve tanıklardan, taşınmazın öncesinin ne olduğu, devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olup olmadığı, ilk zilyedinin kim olduğu, kimden kime kaldığı, taşınmazın ne zamandan beri, kim tarafından ve ne şekilde kullanıldığı, taşınmaz bölümünün imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğü hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı; yerel bilirkişiler ve tanıkların beyanları arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellere ait tutanak ve dayanağı kayıtlarla denetlenmeli; ... mühendisi bilirkişi kurulundan, taşınmazın tarımsal niteliğini bildiren, zilyetlikle edinilebilecek kültür arazisi olup olmadığını açıklayan, toprak yapısı ile komşu taşınmazların toprak yapısını mukayese eden, taşınmazın üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın üzerinde bulunan kavak ağaçlarının yaşını, sayısını ve dağılımını, taşınmazın öncesi imar ihyaya muhtaç yerlerden ise imar-ihyanın başladığı ve tamamlandığı tarihi bildirir ve komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi ve taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş renkli fotoğraflarını da içerir, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri uzmanı harita mühendisi bilirkişiden, hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelenmesi neticesinde, taşınmaz bölümlerinin sınırlarını ve niteliğini, taşınmazda imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile taşınmazlarda sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde ayrıntılı ve gerekçeli rapor düzenlemesi istenilmeli; fen bilirkişisinden de, uygulanan tapu kaydının varsa haritası ve ölçeğini kadastro paftasının ölçeği ile eşitleyerek zemine uygulaması suretiyle kaydın kapsamını belirlemesi ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlemesi istenilmeli; tapu kaydının taşınmaza uymadığının ya da hudutlarında okunan “dere” sınırından dolayı değişebilir sınırlı olması nedeni ile taşınmazı miktarı ile kapsamadığının anlaşılması halinde, davacı taraf lehine zilyetlikle iktisap koşullarının oluşup oluşmadığı belirlenmeli ve bundan sonra 4721 Sayılı TMK" nın 713/4-5. Maddeleri uyarınca tescil davalarında yapılması zorunlu olan yasal ilanlarda yöntemince yaptırılmak suretiyle, toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu yönler göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 08.03.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.