11. Hukuk Dairesi 2016/1023 E. , 2017/3864 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... ... 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 08/10/2015 tarih ve 2014/731-2015/943 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, asıl ve birleşen davalarda, ... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2011/1916 Esas sayılı ve ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2012/1951 Esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine kambiyo senetlerine mahsus takip başlatıldığını, tarafların dava dışı ... A.Ş."nin eski hissedarlarından olduğunu, şirket hissedarları arasında vuku bulan anlaşmazlıklar sonucunda ortaklıkların bitirilme yoluna gidildiğini, bu amaçla düzenlenen protokolün 4. madde hükmü ile davalı ile kardeşinin hisselerini dava dışı ..."a devretmesi sonucu devir bedeli olan 170.000 USD"nin 13 ayrı çekle yapılmasının ve müvekkilinin de bu çekleri cirolamasının kararlaştırıldığını, müvekkilinin de bu çekleri ciroladığını, ancak protokolün 3. maddesinde yer alan hükmün müvekkilini hiç ilgilendirmediğini, protokolün bu hükmüne göre davalının annesine devredilen üç ayrı taşınmazla ilgili olarak ..."ın bankadan çektiği konut kredisinin ... tarafından bankaya ödenmesinin teminatı olarak takibe konu çekin davalıya verildiğini, protokolde bu çek yönünden müvekkiline hiç bir sorumluluk yüklenmediğini, çeklerde müvekkilinin imzasının bulunmadığını, imzaların müvekkiline ait olduğunun anlaşılması halinde ise bu imzaların ya müvekkilinin abisi tarafından takliden atıldığını, ya da müvekkiline hata/hile ile imzalattırılmış olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin hiç bir sorumluluğu olmadığı halde anılan çeke dayalı olarak başlatılan takibin haksız olduğunu ileri sürerek ... 5. İcra Müdürlüğü"nün 2011/1916 Esas sayılı ve ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2012/1951 Esas sayılı dosyalarından dolayı ayrı ayrı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, takiplerin iptalini, haksız icra tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu çekin davacı tarafından da cirolanarak davalıya verildiğini, çekler üzerinde hiç bir değişikliğin yapılmadığını, protokolde bahsedilmemiş olmasının çek üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığını göstermeyeceğini, dava dilekçesinde sözü edilen ... tarafından ödenmesi gereken kredilerin büyük kısmının müvekkili tarafından ödendiğini, bu bankalara yapılan müvekkili ödemelerinin karşılanması için iki adet çekin takibe konulduğunu savunarak davanın reddini, inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, uyulan bozma ilamı, bilirkişi kök ve ek raporları ile tüm dosya kapsamına göre, münhasıran konut kredisi için yapılan ödemeler toplamının 126.394 TL olduğunun ve bu ödemelerin her ay düzenli olarak ... tarafından ... adına konut kredisi ödemelerine ilişkin yapıldığının bilirkişi raporu ile belirlendiği, protokolde belirtilen hükmün davalı tarafından yerine getirildiği, ödemenin bizzat davalı tarafından yapılmasının gerekmediği, konut kredisi için yapılan ödemenin davalı adına yapılan ödeme olduğundan, icra takiplerine konu olan 60.000+ 60.000 TL tutarındaki iki adet çekten dolayı davacının borçlu olduğu kanaatine varıldığı, davaların kanıtlanamadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Dava, icra takibine konu edilen iki adet çekten dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup mahkemece asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından davaya konu çeklerin dava dışı ..."ın borçlu olduğu konut kredilerinin ödenmesinin teminatı olarak davalıya teslim edildiği anlaşılmakta olup düzenlenen 29.11.2006 tarihli protokolde de bu çeklerin teminat amaçlı olarak verildiği açıkça belirtilmiştir. Mahkemece, dava dışı ... tarafından yapılan konut kredisi ödemelerinin de davalı adına yapıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de, Dairemizin 13.01.2014 tarih ve 2013/9540 Esas-2014/621 Karar sayılı ilamında kredilerin davalı tarafından ödenip ödenmediği, ödenmiş ise ne miktarda ödendiği, buna göre, davacının davalıya borçlu olup olmadığının tespitinin gerektiğine işaret edilmiştir. Bu durumda davalı tarafından yapılan 4.500 TL tutarındaki konut kredisi ödemesi dışında kalan ve banka kayıtlarında dava dışı ... tarafından yapıldığı belirtilen ödemelerin davaya konu çeklerin teminat fonksiyonunu sona erdirmeyeceği gözetilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken ... ödemelerinin de davalı ödemesi olarak kabul edilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.