11. Hukuk Dairesi 2016/1128 E. , 2017/3847 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/11/2015 tarih ve 2014/175-2015/833 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, davalı ile hiçbir ticari alışverişi olmadığını, kayınbiraderi ... ile davalının ... Sitesinde 18.07.2012 yılında oto yıkama dükkanı açtıklarını, belli bir süre çalıştıktan sonra davalının ayrılmak ve ortak olurken vermiş olduğu 30.000,00 TL parasını geri istediğini, kayınbiraderi ..."nin il dışında olması ve aralarında kavga çıkmaması amacı ile davalıya 40.000,00 TL teminat senedi verdiğini, davalının, 40.000,00 TL bedelli teminat senedine ... 16. İcra Müdürlüğü"nün 2012/27563 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, icra takip dosyasına konu borcun 31.000,00 TL nakit para, kalan 11.000,00 TL"nin ise ... plakalı araç verilerek ödendiğini, aralarında ibraname düzenlendiğini, ancak davalı tarafın takibe devam edildiğini iddia ederek ... 16. İcra Müdürlüğü"nün 2012/27653 Esas sayılı icra takip dosyasına konu 40.000,00 TL bedelli senet yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu senedin tanzim tarihinin 10.10.2012, vade tarihinin ise 10.11.2012 olduğunu, davacının dilekçesinde belirttiği araç satış işleminin bono düzenlenmeden önce yapıldığını, davacının takibe konu senedin 31.000,00 TL"lik kısmını haricen ödediğini, davacının aracı başka birine devir ettiğini, sözleşmeyle ilgisi olmadığını, kaldı ki aracın sözleşmede görüleceği üzere değerinin 5.520,00 TL olduğunu, davacının beyanlarına itibar edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava icra takibine konu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, ... 16. İcra Müdürlüğü"nün 2012/27563 esas sayılı dosyası incelendiğinde, alacaklısının ..., borçlularının ..., ... olduğu, 10.10.2012 tanzim, 10.11.2012 vade tarihli, bonoya istinaden 40.000,00 TL asıl alacak, 902,90 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 40.902,90 TL alacağın tahsili amacıyla ilamsız takibi yapıldığı, ... 9. Noterliği"nden davaya konu ... plakalı aracın satışı ile ilgili satış sözleşmesinin bir örneği dosya içine konulduğu, alınan bilirkişi raporunda piyasa rayiç değerinin 10.000,00 TL civarında olduğunun belirtiği, davacı tarafından 31.000,00 TL"nin takipten sonra ödendiği husunun tarafların kabulünde olduğu, davacı tarafından yemin deliline başvurulduğu, davalının yemin için alınan beyanı sırasında davacının kendisine verdiğini iddia ettiği aracı aldığını ancak senede karşılık değil iş yerinden olan 4 aylık kazançla ilgili olarak aldığını beyan etmesi karşısında aracın alındığının kabul edildiği, aracın senetteki borç dışında başka bir alacak için alındığını davalının kanıtlaması gerektiği sonucuna varıldığı, davalıya başka bir alacak olduğunu delillendirmesi için süre verildiği, delil bildirmesi için verilen kesin süreye rağmen davalı tarafından delil bildirilmediği, davalının alacağı başka bir borç nedeniyle aldığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davacının davasının kabulüne, davalı tarafından takibe konulan senetten dolayı davalıya borcunun olmadığının tespitine, senet bedelinin 31.000,00 TL"sinin takipten sonra ödenmiş olduğu anlaşıldığından kalan 9.000,00 TL üzerinden % 20 oranında 1.800,00 TL kötüniyet tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, bono nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Davacı, takip dayanağı bononun 31.000,00 TL kısmının icra takibi sonucu, kalan kısmının ise davalıya verilen araç ile ödendiğini ileri sürmüştür. Davalı ise, aracın bononun ödenmesi ile ilgisinin olmadığını bildirmiştir. Dava konusu bono 10.10.2012 düzenleme, 10.11.2012 vade tarihli olup, araç ise davacıya 06.09.2012 tarihinde, bononun düzenlenmesinden önce verilmiştir. Bu durum karşısında, aracın bononun ödenmesi için davalıya verildiğini kanıtlama yükümlülüğü davacıdadır. Böylece; kanıt yükümlülüğünün davalıda olduğu kabul edilerek ve ispat yükü ters çevrilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün davalı yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.