19. Hukuk Dairesi 2014/19447 E. , 2015/2480 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davalı tarafın bayilik sözleşmesi uyarınca oluşan cari hesap borcunu müvekkiline ödemediğini, bu nedenle .... 4. İcra Müdürlüğü"nün 2009/17327 sayılı dosyasından 5.960,61-TL tutarında icra takibi başlatıldığını, ancak davalının takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyanla, itirazın iptaline, takibin devamına ve davalı aleyhine %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ikameti ... olduğundan icra takibinin yetkisiz yerde yapıldığını, icra dairesinin yetkisine ve ayrıca borca da itiraz etmiş olduklarını, takipteki alacağın cari hesap borcu olduğu belirtilmişse de, borcun nereden kaynaklandığının açıklanmadığını, sunulan cari hesap özetinin yeterli olmadığını, takipten önce sözleşme davacı tarafından feshedilmiş olup, sonrasında da hiçbir alışveriş olmadığını, müvekkilinin davacı şirkete cari hesap borcu bulunmadığını, müvekkili esnaf olduğundan faiz oranının da hatalı olduğunu belirterek, davanın reddine, ve davacı aleyhine %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, taraflar arasındaki sözleşmenin 29. maddesi uyarınca takibin yetkili icra dairesinde yapılmış olduğu ve icra dairesinin yetkisine yapılan itirazın reddinin gerektiği, esasa ilişkin olarak alınan bilirkişi raporlarında, davacı kayıtlarının esas alınacağına dair delil sözleşmesi de dikkate alınarak, davacının kendi defterlerinde davalıdan 9.260,61-TL alacaklı olduğu, ancak taleple bağlılık gereği, takipten itibaren ticari faiz işletilmek kaydıyla takip bedeli 5.590,61-TL" nin davacı yararına hüküm altına alınabileceğinin bildirildiği, kök ve ek raporun dosya kapsamına uygun ve denetimine elverişli olduğu, buna göre; davanın kabulü ile, davalının ... 4. İcra Müdürülüğü" nün 2009/17327 sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin taleple bağlılık ilkesi gözetilerek 5.960,61-TL asıl alacak üzerinden devamına, asıl alacağa takip tarihinden tamamen ödeninceye kadar yıllık %20 faiz uygulanarak takibin devamına, alacak likit olup koşulları da oluştuğundan 5.960,61-TL üzerinden hesaplanan icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin 29. maddesindeki yetki şartı dikkate alındığında mahkemece icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın reddi ile işin esasına girilmesinde isabetsizlik yok ise de, davacının alacağının dayanağı olan vade farkı faturaları yönünden; vade farkı istenebilmesi için taraflar arasında bu yönde yazılı bir sözleşme ya da teamül olması gerektiği ve taraflar arasındaki sözleşmede vade farkı uygulanacağına dair bir hüküm olmadığı gözetilmeksizin, vade farkı uygulanmasına ilişkin teamül bulunup bulunmadığı araştırılmadan, var kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. Mahkemece yapılması gereken iş, davacıdan vade farkı uygulamasına dair delillerinin sorularak, bu uygulamanın saptanması amacıyla tarafların
ticari defterlerinin konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla araştırılıp, tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde karar vermektir. Mahkemece, bu hususlar gözetilmeksizin, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına peşin harcın istek halinde iadesine, 24.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.