5. Hukuk Dairesi 2019/9241 E. , 2020/11126 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı taraf vekillerinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince davacı idare yönünden esastan reddine, davalı vekili yönünden kabulü ile ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılmak suretiyle yeniden hüküm kurulmasına dair yukarıda gün ve sayıları yazılı kararının Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusunun davacı idare yönünden esastan reddine, davalı vekili yönünden kabulü ile ... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince ilk derece mahkemesinin kararı kaldırılmak suretiyle yeniden hüküm kurulmuş; bu karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre; arazi niteliğindeki ... İli, ... İlçesi, ... Köyü ... parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 11/1-f maddesi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesine ve yeniden hesaplanan kamulaştırma bedeline göre fark bedelin ödenmesine ilişkin 6100 sayılı HMK"nun 353/1-b-3 maddesi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1-) Dava konusu taşınmazın zemin kamulaştırma bedeli 256.351,34 TL olduğu halde, maddi hata sonucu 252.235,46 TL hesaplanmak suretiyle eksik bedele hükmedilmesi,
2-) Dava dilekçesinde taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmesinin talep edildiği gözetildiğinde, taşınmazın tapu kaydının davacı idare lehine terkinine hükmedilmesi,
3-) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 gün 30791 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru olmadığı gibi,
4-) Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihli, 31317 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve 16.07.2020 tarihli 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı kararı ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7139 sayılı Kanunla değişik 10. maddesinin 8.fıkrasının dördüncü cümlesinin; “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit edilen bedelden az olması durumunda hâkim tarafından tespit edilen bedel, fazla olması durumunda idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedel, peşin ve nakit olarak hak sahibi adına, kalanı ise bedele ilişkin kararın kesinleşmesine kadar üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılmak ve kesinleşen karara göre hak sahibine verilmek üzere” bölümü ile yedinci cümlesinde yer alan “idarenin kıymet takdir komisyonunca tespit ettiği bedelden fazla olması halinde fazla olan tutarın bloke edildiğine” ibaresinin Anayasa’ya aykırı olduğu ve iptal edildiği nazara alınarak hüküm kurulması gerektiğinden,
... Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz isteminin kabulü ile HMK"nun 371. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10/12/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.