Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/8115
Karar No: 2017/7806

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/8115 Esas 2017/7806 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/8115 E.  ,  2017/7806 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    DAVA KONUSU : Topağaç mahallesi 248 ada 1 sayılı parsel

    Taraflar arasındaki kullanım kadastro tespitine itiraz davasından dolayı yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayılı hükmün; Dairemizin 02/03/2017 gün ve 2015/11753 E. - 2017/1729 K. sayılı ilamıyla onanmasına karar verilmiştir. Süresi içinde asli müdahil Orman Yönetimi vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla dosya içindeki tüm belgeler incelenerek, gereği düşünüldü:

    2010 yılında 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanunun 8. maddesiyle eklenen Ek-4. madde uyarınca yapılan kullanım kadastrosu sırasında ... ili,...ilçesi, ... mahallesi 248 ada 1 parsel sayılı 467,29 m² yüzölçümündeki taşınmaz bahçe niteliği ile ... adına tespit edilmiş, beyanlar hanesine "Taşınmazın bahçe vasfıyla 15 yıldan beri ..."ın fiilî kullanımında olduğu ve 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uyarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarıldığı” açıklaması yazılmıştır.
    Davacı ... 18.10.2010 tarihli dilekçe ile; 248 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 546 m² olarak tespit edildiğini, kadastro tutanağında isminin “Mehmet Tunç” yazıldığını belirterek hatanın düzeltilmesi istemiyle dava açmıştır. Daha sonra 22.11.2012 tarihli dilekçe ile; 248 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 200 m2 yüzöçümlü kesimini kullandığını belirterek, ...’ın davaya dahil edilip beyanlar hanesindeki şerhin düzeltilmesini istemiştir.
    Dahili davalı ... 21.02.2013 tarihli oturumda imzalı beyanında; 248 ada 1 parsel sayılı taşınmazın yaklaşık 300 m2 yüzölçümlü kesiminin kendisinin kullanımında olduğunu, açılan davaya bir diyeceğinin bulunmadığını belirtmiştir.
    Orman Yönetimi vekili 26.09.2013 tarihinde harçlandırılan dilekçe ile; 248 ada 1 sayılı parselin kısmen kesinleşen orman kadastro sınırları içerisinde kaldığını, orman sınırları içinde kalan kesimin kullanıcı tespitine konu olamayacağını ileri sürerek 3402 sayılı Kanunun Ek-4. maddesine göre düzenlenen kadastro tespit tutanağının iptali ile orman kadastro tutanakları esas alınacak şekilde düzeltilmesine karar verilmesi istemiyle davaya katılmıştır.
    Mahkemece; kesinleşmiş orman kadastro sınırları ile 5831 sayılı Kanuna göre yapılan çalışmada düzenlenen mutabakat sınırının farklı olduğu, ancak Orman Genel Müdürlüğünce mutabakat sınırının esas alınması gerektiğinin bildirildiği, mutabakat sınırına göre çekişmeli taşınmazın 2/B alanında kaldığı gerekçesiyle orman yönetiminin davasının reddine, davacının davasının kabulüne, ... ili,...ilçesi, ... mahallesi 248 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanağının edinme sebebi kısmında açıklanıp beyanlar hanesinde yazılan "İş bu taşınmaz bahçe vasfıyla 15 yıldan beri ..."ın fiili kullanımındadır" açıklamasının iptali ile yerine iş bu taşınmazın 299,48 m2"lik bölümü 15 yıldan beri ..."ın, 167,81 m²"lik bölümü 15 yıldan beri.."un fiili kullanımındadır"

    açıklamasının yazılmasına, taşınmazın diğer hususlarda kadastro tutanağında yazılı kayıtlarla tespit gibi ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hükmün katılan ... Yönetimi vekili tarafından temyizi üzerine Dairenin 02/03/2017 gün ve 2015/11753 E. 2017/1729 K. sayılı ilamıyla onanmış, bu kez katılan ... Yönetimi vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
    Dava, kullanım kadastrosuna itiraz ve kesinleşen orman tahdidine dayalı iptal ve tescile ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp 3.7.1947 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra 1978 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılan aplikasyon, yine 1985 yılında 2896 sayılı Kanuna göre yapılan ve 1987 yılında 3302 sayılı Kanuna göre yapılan orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması ile 04.01.1992 tarihinde ilan edilerek kesinleşen orman kadastrosu vardır. 2010 yılında 3402 sayılı Kanunun 4. maddesine göre yapılacak kullanım kadastrosuna esas olmak üzere sayısallaştırma yöntemi ile mütabakat sınırları belirlenmiş ve kullanım kadastrosu yapılmıştır.
    Hükme dayanak yapılan orman bilirkişi raporunda; orman kadastro dosyasındaki haritalar üzerindeki sınırlar ile 1995 yılında...Kadastro Müdürlüğünde bilgisayar ortamında sayısallaştırma sonrasında oluşturulan tescile esas 2/B sınırları (mutabakat sınırı) arasında sistematik bir hata (kayma) oluştuğunun saptandığı, orman sınırlarındaki teknik hataların açıklanmayan düzeltmeleri sonrasında oluşturulan mutabakat sınırı esas alındığında 248 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tamamının 2/B alanında kaldığı, 3302 sayılı Kanun uygulamasında düzenlenen 1/5000 ölçekli orman kadastro haritası ile orman kadastro tutanaklarına göre davalı taşınmazın A+B ile işaretlenen 467,288 m2 yüzölçümlü kesiminin 2/B alanı içinde, C+D ile işaretlenen 125,639 m2 yüzöçümlü bölümünün ... Devlet Ormanı içinde kaldığı belirtilmiştir.
    5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek -4/1. maddesi "6831 sayılı Orman Kanununun 20/6/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi ile 23/9/1983 tarihli ve 2896 sayılı, 5/6/1986 tarihli ve 3302 sayılı kanunlarla değişik 2. maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca ... adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerin, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu, kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı hususlarının, kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek ve ... adına tescil edilmek suretiyle kadastrosunun yapılacağı” hükmünü içermektedir.
    "Kullanım kadastrosu" olarak isimlendirilen bu çalışmanın amacı, 2/B sahalarını, fiili kullanım durumlarını dikkate alarak parsellere ayırmak ve bu taşınmazları 2/B alanı olarak ... adına tescil ederken, taşınmazlar üzerinde fiili kullanımı bulunanları ve muhdesatları tespit ederek tapunun beyanlar hanesinde göstermektir.
    Hal böyle olunca kesinleşen orman kadastro sınırları içinde kalan taşınmazlar hakkında 3402 sayılı Kanununun Ek-4. maddesi uyarınca kullanım kadastrosu yapılamaz, bu yerlerde özel mülkiyetten, zilyetlikten veya kullanım hakkından söz edilemez.
    Kullanım kadastrosu sırasında hakkında kullanım kadastrosu tespit tutanağı düzenlenen taşınmazlar hakkında tutanağın beyanlar hanesinde yer alan yada alması gereken kullanıcı ve muhdesat şerhlerine ilişkin olarak askı ilan süresi içinde .....kadastro mahkemesinde, askı ilanından sonra ise genel mahkemelerde kullanım kadastrosuna itiraz davası açılmasının mümkün bulunduğu hususu tartışmasızdır. Kadastro mahkemelerinde kullanım kadastro çalışmalarına ilişkin ihtilaflarda mülkiyete ilişkin iddialar dinlenemez. Orman tahdit haritası içinde kalan yer hakkında kullanım kadastro tespit tutanağı düzenlenmesi halinde anılan işlemin iptali istemiyle açılacak dava, mülkiyet değişikliği istemine yönelik olduğundan genel hukuk mahkemelerinde görülüp sonuçlandırılmalıdır. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-c ve 115. maddeleri gereğince de, dava şartlarından olduğundan davanın her aşamasında kendiliğinden gözetilmelidir.
    Somut olayda çekişmeli 248 ada 1 parsel sayılı taşınmaz hakkında 3402 sayılı Kanunun Ek- 4. maddesi uyarınca kullanım kadastrosu yapılmış olup, katılan davacı ... Yönetimi de anılan taşınmazın kısmen kesinleşen orman kadastro sınırları içerisinde kaldığını ileri sürerek mülkiyet iddiasında bulunduğuna göre katılanın davası yönünden görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Bu durum katılan davacı ... Yönetimi vekilinin karar düzeltme dilekçesi üzerine yeniden yapılan inceleme sonucu anlaşıldığından Dairenin onama kararının kaldırıp hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, katılan davacı ... Yönetimi vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairenin 02/03/2017 gün ve 2015/11753 E. - 2017/1729 K. sayılı onama KARARININ ORTADAN KALDIRILMASINA, yerel mahkemenin 08/05/2015 gün ve 2010/1695 E. - 2015/115 K. sayılı kararının açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer konuların bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde iadesine 16/10/2017 günü oybirliği ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi