Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/3096
Karar No: 2017/3830
Karar Tarihi: 19.06.2017

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/3096 Esas 2017/3830 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2016/3096 E.  ,  2017/3830 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada ... 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 29/04/2015 tarih ve 2014/677-2015/272 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin 15.000 hissesinden 3.337,50 hissesine sahip ortağı olduğunu, şirketin 2006-2007-2008 ve 2009 yıllarına ilişkin olağan genel kurulunun 20/10/2010 tarihinde yapılacağına ilişkin çağrının yapıldığını, faaliyet raporları, bilançolar, kar zarar cetvelleri ve denetçi raporlarının gönderilmediğini, bu hususun genel kurulda dile getirildiğini, divan başkanlığının oylama yapmaksızın genel kurulu erteleme yerine oylama yaptırdığını ve gündem maddelerinin görüşülmesine geçildiğini, 4. ve 5. maddelerinde yazılı yönetim kurulu faaliyet raporları, bilançolar, kar ve zarar cetvellerinin okunması, tetkiki ve müzakeresi ile denetçi raporlarının okunması ve müzakeresinin yapılamayacağını, dolayısıyla 6. maddeye yani ibra oylamasına geçilemeyeceğini, kararların iptali gerektiğini, şirket yönetim kurulunun 25/07/2008 tarihli 2008/1 sayılı kararı ile yönetim kurulu başkanı ..."in ölümü ile ..."in yönetim kurulu üyeliğine atanmasına karar verildiğini ve yönetim kurulunun 1 yıl süre ile ..., ... ve ..."den oluştuğunu, kararın noterde tasdik ettirildiğini, buna karşın ..."in yokluğunda o yokmuşcasına yine aynı tarih ve karar numarası ile yönetim kurulu kararı adı altında ..."in ve ..."in yönetim kuruluna atanması kararının alındığını, kararın usulsüz olduğunu, yok hükmünde bulunduğunu, ... ve ..."in üyeliklerinin geçerli olduğu varsayılsa dahi yönetim kurulu üyelerinin kendi ibralarında oy kullanamayacaklarını, buna karşın ibra oylamasında oy kullandıklarını, ibra oylamasının bu yönden de iptali gerektiğini, hisse satışı ile ilgili olarak genel kurulun almış olduğu pay defterine kayıt kararının da iptali gerektiğini, noterden resmi şekilde yapılması zorunlu olan hisse devrinin adi şekilde yapıldığını, ... ve ..."in yeniden yönetim kurulu üyeliğine seçilmelerinin şirketin menfaatlerine aykırı bulunduğunu, bu kişilerin genel kurulun iznini almadan aynı iş kolunda faaliyetini sürdüren ... Şirketi"nde yönetim kurulu başkanı ve üyesi olduklarını, iyi niyet kurallarıyla bağdaşmayacağı gibi bu tür eylem ve davranışta bulunanların yönetim kurulunda görev almalarının düşünülemeyeceğini ileri sürerek davalı şirketin 20/10/2010 tarihli olağan genel kurulunda alınan kararların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, müvekkili şirketin eski yönetim kurulu başkanı ..."in şirketteki hisselerinin tamamını ... ve ..."e sattığını, ..."e ait hisselerin ödenme zamanı ve şeklinde ihtilaf çıktığını, bu ihtilafla ilgili olarak davanın derdest olduğunu, genel kurulun bir türlü yapılamaması, hisselerini satan kişinin yönetim kurulu başkanlığının devam etmesi gibi garip bir sonuç doğurduğunu, bu durumun giderilmesi ve şirketin işleyişinin normale döndürülebilmesi için denetçi tarafından şirket genel kurulunun toplanmasına dair çağrıda bulunulduğunu ve 20/10/2010 tarihinde genel kurulunun yapıldığını, davacının genel kurula katıldığını ve her konuda muhalif kaldığını, davacının genel kurulda bilançonun görüşülmesinin ertelenmesine dair bir talebinin olmadığını, bilançonun görüşülmesine değil genel kurulun açılışına ve ..."in hissesini devrettiğini iddia ederek bu kişinin toplantıya katılmasına itiraz ettiğini, ... ve ..."in ibralarının usulsüz olduğu iddiasının doğru olmadığını, ..."in şirketteki hisse miktarının genel kurul tarihi itibariyle ... ve ... ile eşit olduğunu, genel kurula katılan diğer hissedarların her konuda ..."in aksi yönde oy kullandığının tutanakta açıkça gözüktüğünü, ibra konusunda da sadece ..."in aleyhte oy kullandığını, diğer hissedarların olumlu oy kullandığını, yönetim kurulu üyelerinin kendi ibralarıyla ilgili oy kullanamadığı nazara alındığında mevcut oyların ibralardaki çoğunluğu sağladığını, anonim şirketteki hisse devrinin noterde yapılması gibi bir zorunluluk bulunmadığını, yazılı şekilde yapılmasının yeterli bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, somut olayda 6762 sayılı TTK hükümlerinin uygulanması gerektiği, bilançonun görüşülmesinin ertelenmesi talebi kabul edilmeyerek TTK m. 377’ye aykırı davranıldığı, 20/10/2010 tarihli genel kurul toplantısında alınan bilanço, kar zarar cetvellerinin, gelir gider tablolarının ve denetçi raporlarının görüşülüp onaylanmasına ilişkin 4 ve 5 no"lu kararların ve yönetim kurulu üyelerinin ve denetçilerin ibrasına ilişkin 6 no.lu kararın bilanço ile ilgili olması nedeniyle, iptal talebinin yerinde olduğu; 1, 2 ve 3 no"lu kararların şirket ortaklarının pay defterine işlenmesine ilişkin 7 no"lu karar ile yönetim ve denetim kurullarının seçilmesi için 8, yönetim kurulunun temsil ve ilzama yetkilendirilmesine ilişkin 9 ve huzur hakkı tespitine ilişkin 10 no"lu kararın bilançonun görüşülmesinin ertelenmesine talebine aykırı bir hususa ilişkin olmadığından iptal talebinin yerinde olmadığı, anonim şirketteki hisse devrinin yazılı şekilde yapılmasının zorunlu olduğu, aksi iddianın hukuki dayanağının bulunmadığı, ... ve ..."in aynı iş kolunda faaliyet gösteren başka bir anonim şirketin yönetiminde olmaları nedeniyle şirketin menfaatlerine aykırılık oluşturacağı yönündeki iddiaların iptal davasına değil, sorumluluk davasına konu olabileceği gerekçesiyle davalı şirketin 20/10/2010 tarihli genel kurul toplantısında gündemin 4, 5 ve 6 no"lu maddeleri ile alınan kararların iptaline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
    Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 19/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi