23. Hukuk Dairesi 2014/5823 E. , 2015/6980 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 12/11/2013
NUMARASI : 2011/694-2013/690
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, dava dışı R.. H.."ın arsası üzerine bina yapılması amacıyla davalı S.S. H....Yapı Kooperatifi ile 22.04.2033 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzaladığını, bu sözleşme ile R.. H.."a 5 bağımsız bölüm verilmesinin kararlaştırıldığını, R.. H.."dan dava dışı K...... 2 bağımsız bölüm hissesi satın aldığını, davacının da bu kişiden 10.04.2008 tarihli hisse devir sözleşmesi ile devraldığını, bu duruma rağmen A Blok 19 ve 20 numaralı bağımsız bölümlerin R.. H.. mirasçıları adına tescil edildiğini ileri sürerek, anılan bağımsız bölümlenin tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Tereke temsilcisi, davacının kooperatif ortağı olmadığını, aradan sekiz yıl geçtikten sonra işbu davanın açıldığını, murisin vekalet verdiği tarihte çok yaşlı ve felçli olduğunu, paraya ihtiyacının olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Müdahiller G.. K.. ve M.. G.. vekili, müvekkillerinin murisinin felçli iken diğer mirasçı H.. H.."a vekaletname verdiğini, H.. H.. tarafından bu vekaletname ile üyesi bulunmadığı kooperatif hissesinin satışının yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; taşınmaz devrine ilişkin sözleşmelerin yasal şekilde yapılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Davada, davacının devraldığı K...... ile arsa sahibi olan R.. H.. vekili H.. H.. arasında düzenlenen 03.12.2003 tarihli Kooperatif Üyelik Hakkı Devir Sözleşmesiyle, devredenin S.. K..ndeki iki adet üyelik hakkı, üyelik nedeniyle adı geçen kooperatife o güne kadar yapılan ödemelerin tamamını işlemiş faiziyle birlikte, üyelikteki tüm hukuki hak ve yükümlülükleri ile birlikte 1.000,00 TL bedelle davacının devraldığı Kadri Yusuf Aykol"a devrettiği hüküm altına alınmıştır.
Anılan devir sözleşmesine takiben 10.04.2008 tarihinde düzenlenen Kooperatif Hisse Devir Sözleşmesiyle de, K......S.. K..nde sahip olduğu iki adet hak ve hissesini, bütün aktif ve pasifiyle birlikte davacı Y.. B.."ya 10.000,00 TL bedel karşılığı devrettiğini, adı geçen kooperatifte hiçbir hakkının kalmadığını, devralanın kendi yerine üye olmasını, kooperatife kayıt ve tescil yapmasını kabul ettiğini, o günden itibaren tüm ödemelerin ve yasal sorumlulukların tamamının devralana ait olacağını kabul ettiğini bildirmiş, davacı yanca da bu beyan kabul edilerek kooperatif hisse devir sözleşmesi sonlandırılmıştır.
Yapılan yargılama sırasında 03.12.2003 tarihli Kooperatif Üyelik Hakkı Devir Sözleşmesinde devreden sıfatıyla yer alan R.. H.."ın kooperatifte herhangi bir üyeliğinin olmadığı ve aynı kooperatife yaptığı ödemesinin bulunmadığı, bu itibarla da olmayan bir üyelik hakkının devrinden söz edilemeyeceği ortaya çıkmıştır. Nitekim, R.. H.."ın kooperatif üyesi olmak bir yana 22.04.2003 tarihli adi yazılı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesiyle, arsa sahibi sıfatıyla kooperatifle akti ilişkiye girdiği ve kooperatife herhangi bir ödemesin de söz konusu olmadığı anlaşılmıştır. Az yukarıda belirtilen devir sözleşmeleri ise, bütünüyle üyelik hakkının devri ile ilişkili olup, herhangi bir bağımsız bölümün satışı veya satış vaadiyle ilgisi olmadığı gibi, 22.04.2003 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine herhangi bir atıfta bulunulmadığı ve o sözleşmeden kaynaklanacak hakların temliki ile ilgisinin bulunmadığı, devir sözleşmelerinde bu yönde bir irade açıklamasının yer almadığı, o nedenlerle de kooperatif hisse devir sözleşmelerinin arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden doğan satış vaadi veya alacağın temliki şeklinde yorumlanamayacağı açıktır.
Şu halde davanın izah edilen sebeplerle reddi gerekirken, kooperatif üyelik hakkı devir sözleşmeleri satış sözleşmesi olarak değerlendirilerek, bununda resmi şekil şartına uygun olmadığından bahisle red kararı verilmesi doğru olmamış ise de, sonucu itibariyle isabetli bulunduğundan, hükmün HMUK"un 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile yerel mahkemece verilen red kararının, HMUK"un 438/son maddesi uyarınca gerekçesi değiştirilmek suretiyle ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.